Kıymetli kardeşlerim
En önemli sevinç günlerimizden olan bayramlarımız dini ve milli olmak üzere ikiye ayrılır. Toplumun birlik ve beraberliğinin sağlamlaşması bakımından özel günler olan bayramlar dini açıdan ramazan ve kurban bayramı olarak bizzat Peygamberimiz (Ona selam olsun) tarafından ilan edilmiştir. Bayram zirvedir ve neşedir. Bağışlanmanın işaretidir. Bağışlanma müjdesini insana melekler vermektedir. Şanlı Peygamberimizden gelen rivayetlere göre bayram sabahı melekler yollara dökülür ve şöyle seslenirler. "Ey Müslümanlar topluluğu af ve rahmeti çok olan rabbinize rahmetine koşunuz. Size verilen emri yerine getiriniz. Gündüz oruç tutup geceleri ibadet yapınız. Rabbinize itaat ediniz. Müjde size. Evlerinize doğru bağışlanmış halde dönünüz. Bugün mükâfat günüdür."

Kıymetli kardeşlerim
Dini bayramlar insanlar arasında kaynaşma, dostluk, sevgi ve saygının yanında sıla-i rahim denilen akraba ziyaretlerini de pekiştirir. Dargınlık küskünlük gibi çirkin ve tasvip edilmeyen hadiselerin giderilmesinde ciddi rol oynar. Yardımlaşmanın da fitilini ateşler. Bayramlar başta anne ve baba olmak şartıyla hala, teyze, dayı, amca, hasta ve yaşlıların ziyaret edilmesinde önemli rol oynar. Değilse ziyaretleri bir tarafa bırakıp turistik merkezlere akın etmek, eğlence merkezlerinde tepinmek bayramın manevi atmosferini hiçe saymak yakışık olmayan ve bayrama yakışmayan davranışlardır.
Bayram, çirkin ve kötü arzuların frenlenmesi, Allah ve Resulü'nün mesajlarına sarılmanın hediyesidir. Bayram günü bolca şükretmek, hayır dua almak ve tekbir getirmekle olur.

Kıymetli okuyucularım
"Bayram gelmiş neyime, kan damlar yüreğime. Anam anam garip anam" sözleri çok şey ifade etmektedir. Rahmetli Abdurrahim Karakoç'un bir tespiti var. Diyor ki, "Deliye her gün bayram diyenler halt etmiş. Şimdi tezatlar âleminde yaşıyoruz. Delilerin bayramını dahiler aldı. Heriflerin her günü bayram, her saati toy düğün.  Lüks konutlarda, rüşvet bayramları, kredi bayramları, yolsuzluk ve vurgun bayramları… Köşeyi dönme bayramları. Köyler, kentler festivalle doldu da bayramlar bir türlü bayram olmadı" diyerek bitiriyor.

Ben de diyorum ki Kudüs'te, Mescid-i Aksa'da Müslümanlar dövülüp sürülürken, masum ve sahipsiz çocuklar açlıktan yoksulluktan ölüme terk edilirken, İslam alemi içten içe birbirinin kuyusunu kazarken, Allah'a kul olma yerine, paraya mal ve menfaate kulluk ön plana çıkarken, fitne, fesat bizleri kuşatırken, adı lider olan insan kasapları yaşarken bayramları nasıl anlayalım ki?

Bütün bu olumsuzluklara rağmen "Allah'ın rahmetinden ümidinizi kesmeyiniz" mesajına inanarak ve güvenerek hepinizin ve hepimizin bayramı kutlu olsun. Geçen bayramdan bu bayrama yetişemeyen kardeşlerimizin ruhları şad mekânları cennet olsun. Rabbimiz bu Bayramı insanlığın huzur ve mutluluğuna vesile kılsın. Amin.