SON DAKİKA
Hava Durumu

BARIŞA ÇOK İHTİYACIMIZ VAR

Yazının Giriş Tarihi: 01.05.2019 20:25
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.05.2019 20:25
Müslüman Türk milleti olarak içimizde çok acil barışa ihtiyaç vardır. Onun haricinde İslam aleminin şiddetle barışa muhtaç olduğu görülmektedir. Neticede ise dünya milletlerinin ve dünya insanlığının su gibi, ekmek gibi barış hasreti çektiği malumdur. Bu bağlamda yüce Rabbimiz Bakara Suresi’nin 108. ayetinde şöyle buyurmaktadır. “Ey inanalar, iman sahipleri. Hepiniz topluca barış ve güvenliğe girin. (barışa koşun) şeytanın adımlarını izlemeyin. Çünkü o size apaçık bir düşmandır.” Bu ayette barışı sabote edenlerin ve barışı istemeyenlerin şeytanın adamları olduğu ve şeytanın izinden gittiği açıkça ifade edilmektedir. Bu hareketinde bize düşman olanların işine geldiği, bizim de onlara sermaye olduğumuz netleşmiş olmaktadır. Ayrıca Nahl Suresi’nin 112. ayetinde yüce Allahımız bir proje çizmiştir. Bu projede bizlere bir örnek verilmektedir. “Allah şöyle bir kenti misal verdi. Orası gücen ve huzur içinde idi. Oraya her taraftan bolca rızık gelirdi. Fakat Allah’ın nimetlerine nankörlük ettiler. Bu yüzden yaptıklarına karşılık Allah onlara şiddetli açlık ve korku ızdırabını tattırdı.” Şimdi bu iki ayetin mesajlarını inceleyelim. Birincisi topluca barışa koşmaktır. Çünkü barış olmayan yerde huzur ve güven, emniyet içinde yaşamak mümkün olmaz. Barış varsa, huzur ve güven varsa orada dünyevi rızıklar da bol olur. Herkes oraya akın eder ve gücen olduğundan dolayı yatırım yapar. Emniyet ve gücen sabote edilir. Nimetlere nankörlük yapılırsa o toplumda şiddetli korku meydana gelir. Dolayısıyla yatırımlar yapılmaz. Bunların sonucu olarak da açlık ve yokluk baş gösterir. Bu durum ise şeytanların ve onların uşağı olan insanların işine gelir. Bu gerçekler ışığında mutlak şekilde söz sahibi olanların, ülkenin yönetimine talip olanların sözlerine davranışlarına dikkat etmek zorunlulukları vardır. Onların ağızlarından çıkan her söz birilerini etkilemekte ve tesiri altına almaktadır. Çekilen sıkıntı ve yaşanılan gerilimlerin temelinde yatan çamurun sonucu toplu olarak güveni ve emniyeti sarsmaktadır. Toplumsal hayatımızda korku ve fitne yer bulmaya başlamıştır. Şakşakçı tiplerin yaptıkları sahte övgüler aldanmalara sebep olmaktadır. Çünkü bu sahte övgüler aldanmalara sebep olmaktadır. Çünkü bu sahte övgüler gönülden değildir. Riyakarlıktan ve yağcılıktandır. Bu öğütlerden ise asla hayır gelmez. Müslüman Türk milleti olarak birliğe, dirliğe, beraberliğe ihtiyacımız çoktur. Birlik bağlarını koparmak isteyen iç ve dış hainlerin, fitne odaklarının arzu ve isteklerine göre hareket edenlere dikkat etmek lazımdır. Sonunda ağlamak, çırpınmak çare olmaz. Tedbiri önceden almak gereklidir. Ballı parmak tiyakilerinin sahte oyunları bize huzur vermez. Toplu olarak barışa koşmak zorundayız. Bu koşuya engel olan takozların tamamı da bizim için gizli tuzak ve gizli pusudur.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.