Sevgili okuyucularım. Atatürk’ün yüce dinimiz İslam’a ve samimi Müslümanlar'a karşı tutumunu bir kaç örnekle açıklamak istiyorum.
Birinci örnek şudur: Yalaka ve sahtekâr birisi sözde bir kitapçık yazıyor ve Atatürk’e takdim ediyor. Merhum Atatürk bu kitabı alıyor ve aynı gün Rahmetli Şemsettin Günaltay’a götürüyor. Şemsettin Günaltay o dönemde Beylerbeyi’nde oturuyor. Şemsettin Bey şöyle anlatıyor: "Kitabı aldım ve inceledim Peygamberimiz Hz. Muhammed’in ve Kur'an-ı Kerim'in aleyhinde yazılmış kirli bir paçavra idi. Ancak Paşaya nasıl söyleyeceğimi bilemiyordum. İşin ucunda her şey olabilirdi. Kitabı teslim aldığımın ikinci günü Atatürk geldi. Bana dönerek Şemsettin Hoca 'O kitabı hala incelemedin mi?' diye sordu. Ben de şartlar ne olursa olsun şöyle dedim. 'Paşam sözde bu kitap Peygamberimiz'in ve Kur'an-ı Kerim'i aleyhinde yazılmış bir paçavra olduğunu söyledim. Atatürk’ün çehresi bir anda değişti ve şöyle talimat verdi. Şemsettin Hoca 'Derhal bu paçavrayı yok edin. Varsa risalelerini toplatın. Yazarını ömür boyu amme hizmetinden men edin' dedi.’’
  İkinci hadise şudur. Necip Ali Bey denilen birisi boğaz gezisinde Atatürk’ün yanına geliyor ve şöyle diyor: "Paşam falanca göreve tayin ettiğiniz kişinin namaz kıldığını biliyor muydunuz?’’ Atatürk şöyle söylüyor: "Necip Ali Bey şu anda motorumuz batsa Allah mı dersin kurtar beni, Paşam mı dersin? Necip Ali tabi ki Allah derim diyor. Bunun üzerine Atatürk Necip Ali o zaman namaz kılmaktan daha tabii ne olabilir. Bu gayet normal bir iştir.’’ dedi.
  Üçüncü olay ise şu dur. Atatürk, İsmet İnönü, Cemal Bayar, Kazım Karabekir, Şükrü Bey ve Mareşal Fevzi Çakmak yani 9 kişilik bir heyet Kastamonu’ya gittiklerinde heyeti gören kadınlar peçelerini başlarına çekip oturuyorlar. Asker müdahale ediyor. Atatürk "bırakın dokunmayın" dedikten sonra heyete dönüp şöyle söylüyor: "Erkek arkadaşlar bu biraz da bizim had bilmezliğimizden (tutucu ve peşin hükümlü) olduğumuzdan değimlidir. Zira kadınlarımız yüce dinimiz İslam’ın esbabı mucizelerini bilmiş olsalardı ne bu kadar kapanacaklar ne o kadar açılacaklardı. Onlar gözleriyle dünyayı seyretsin Yüzleri cihana açılsın" dedi. İşte bazı meczup ve sahtekârların küfürle itham ettiği Atatürk’ün fikri ve zikri budur.
                                                                                                                     Devam Edecek…