SON DAKİKA
Hava Durumu

ANAYASA NASIL OLMALIDIR?

Yazının Giriş Tarihi: 20.08.2019 21:15
Yazının Güncellenme Tarihi: 20.08.2019 21:15
Evvela hangi anayasa diye soruyorum. Darbelere ve ihtilallere göre yazılan anayasa mı? İktidarlara, siyasi yaptırımlara, siyasi mülahazalara göre yazılan ve yapılan anayasa mı? Yoksa odalara, modalara ve localara göre yazılan anayasa mı? Değilse uyum yasaları ve Kopenhag kriterleri kokan anayasa mı? Türk milletinin anayasası, Müslüman Türk milletine göre dizayn edilmelidir. Türk milleti, anayasaya göre dizayn edilirse huzur ve mutluluk rafa kalkar. Tam 71 yıldan beri çektiğimiz çilelerin, sürüklendiğimiz badirelerin sebebi budur. Dayatmaların adı asla anayasa olamaz. Sivil anayasa mı, askeri anayasa mı diye bir mantık yürütülemez. Şahısların görevleri ne olursa olsun, asla anayasanın dinamitleyicisi olmamalıdır. Hukuk otoriteleri, devlet adamları, şahsi yaşantılarının simetriğini anayasa ve diğer kanunlara monte etmemelidirler. Aksi halde taşıma suyla dönen değirmen gibi sık sık duraklamalardan ve kesintilerden kurtarılmamız mümkün olmaz. Gönül ister ki uzaktan kumandalı beyinler, siyonist, emperyalist, kapitalist ve masonik uşaklar yasaların gölgesinde barınmasınlar. Allah’ın koyduğu ilahi yasalar karşısında herkes eşittir. Peygamberler silsilesi buna dahildir. Şanlı Peygamberimiz, kızı Fatıma Annemize “Ey Fatıma, sana peygamber kızı olman yetmez” buyurmuştur. Ne yazık ki çağdaş hukuk adı verilen sistemlerde beşeri bir otorite piyasaya çıkacak, işlediği ve yaptığı eylemlerden, suçlardan dolayı yargılanmayacak ve hesaba çekilmeyecek. Bunun adı da yasa, kanun, hukuk olacak. 1938’den sonraki anayasaların çoğu böyledir. Onun için üstat Necip Fazıl Kısakürek konferanslarında eline bir sapan lastiği alarak, “Muhterem dinleyenlerim işte bizim kanunlar, işte bizim yasalar buna benzer. Çekin, uzatın yeter ki kırmayın ve ters çırptırıp gözünüzü kör etmeyin” diyordu. Kişi güvencesi ve kişi özgürlüğü mutlaka eşitlenmelidir. Özellikle yürütmede eşitlik kurularak sağlanmalıdır. Yıllar önce yaya geçidinde durmayan bir hanımefendiye hitaben, “Görmüyor musunuz? Burası yaya geçidi, neredeyse bana çarpıyordunuz” dediğimde sert bir şekilde “Beyefendi ben savcıyım” demişti. Elbette ilgilileri tenzih ederim.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.