SON DAKİKA
Hava Durumu

ADALET KAVRAMI VE TOPLUM

Yazının Giriş Tarihi: 02.06.2022 15:35
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.06.2022 15:35
Kıymetli okuyucularım.
Toplum sevgiyle kaynaşır, adaletle yaşar, toplumun bekası ve onun teminatı adalettir. Siyaset mesleğinde ise adalet ve dürüstlük bütün güzelliklerin başında gelir. Adalet düzenli ve dengeli davranma her şeyin ve herkesin hakkını verme, haksızlıklardan uzaklaşarak orta yolu tutma, her şeyi yerli yerine koyma, insaf ve eşitlik anlamlarındadır. Çok geniş kavramlı ve anlamlı olan adaletin zıttı ise zulüm ve haksızlıktır. Yani insafsızlıktır. Elbette Adalet sadece devlet görevlilerinin ve yöneticilerinin sahip olması gereken bir iş bir vasıf değildir. Önemine binaen herkese ilgilendiren bir kavramdır.
Hak ve hukuk açısından, sosyal barış ve ahlak açısından özel ve kamu kuruluşları itibariyle her kesimi ilgilendirmektedir. Bu bağlamda adalet kişilerin kendisine ve aile fertlerine, çevresine ve yaşadığı topluma, hatta bütün insanlığa karşı sorumlu olduğu bir erdemdir.

Kıymetli okuyucularım.
Şanlı Peygamberimiz (ona selam olsun) şöyle buyuruyor: "Hükmünde (vereceği karar ve davranışlar) ailesine, idaresi altında bulunanlara karşı adil ve dürüst davrananlar kıyamet gününde nurdan minberler üzerindedirler." Bak. Müslim İmare Bahsi  18. Araf Suresi'nin 29. ayetinde ise, "De ki Rabbim adaleti emretti" buyrulmaktadır. Cuma günlerinde hutbelerde okunan ayetteki "Muhakkak Allah adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi, çirkin işlerden ve fenalıklardan sakınmayı emreder" buyrulmuştur. Buna benzer daha birçok ayette adaletin önemi vurgulanmıştır. Adalet sadece Müslümanlar için değildir. Dil, din, ırk, cinsiyet, inanç farkı gözetmeksizin uyulması gereken bir emirdir. Burada karşımıza hassas bir konu gelmektedir. Bizim partiden, bizim görüşten, bizim mezhepten, bizim tarikattan, bizim cemiyetten, birden yana gibi ahlak dışı anlayışlarla adaleti ayaklar altına almak tam bir rezalettir.

Kıymetli okuyucularım.
Toplum bekası olan adalet öncelikle bir devlet işi devlet görevidir. Devlet her vatandaşı hakkı olan geçim imkânlarını, şeref ve itibarını, sağlığını, eğitimini, huzur ve güvenini sağlamakla yükümlüdür. Layık ve ehil olanlara makam ve mevkisini vermekle görevlidir. Bunlar gerçekleşmiş ve korunmuş ise devlet adaleti gerçekleştirmiş olur. Herkesi kucaklayan bir adalet uygulaması toplumu meydana getiren bireylerin kaynaşmasını sağlar. Kapsamlı bir adaletle ülke mamur insanlar mutlu olur. Onun içindir ki adaletle yönetilen siyaset üstün bir ibadet sayılmıştır. Adaletli olmak yöneticiler için ve bireyler için çok lüzumludur.

Konu ile ilgili İslam ve Toplum Cilt 2. Sayfa 547-548-549.'a bakın. Diy. İş. Bşk.
 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.