Merhum Alparslan Türkeş 27 Mayıs’ı anlatıyor ve diyor ki; “İhtilal sonrasında Milli Birlik Komitesi’ne (MBK) katılanların sayısı arttı. Çeşitli iddialarla birçok kişi kendisini MBK’nın içinden sayıyordu. Bazıları “Efendim Menderes’i Kütahya’da ben bulmuştum, Ankara’ya getirmiştim” gibi sözlerle bu işin içinde yer aldığını belirterek, kendiliğinden MBK’ya giriyorlardı.   Bakanlar Kurulu odasında çalışmaya başlamıştık. Çeşitli rütbelerden albay, yüzbaşı vesair arkadaşlar “Falan tarihte bende vardım” diyerek odaya giriyor, orada oturuyorlardı. Böylelikle sayı 45’i geçti. Kurulda tam anlaşma sağlanamadı. Cemal Madanoğlu ve ben, başka arkadaşlar da var, oturduk meseleyi etüt ettik. Kural oturdu, müzakerelere başladı. Fakat anlaşmaya varılamıyordu. Bazı kurul üyeleri sonradan gelenleri muhafaza etmek istiyorlardı. 56 kişinin ayrılması konusunda ittifak oldu. MBK 12 kişiydi, 38 kişi olarak tespit edildi. Bazı arkadaşlar “Bir anayasa hazırlayalım. Herkes bilsin ve bu iş bitsin” dediler. Böylelikle MBK teşkil edilmiş oldu. İhtilalden sonra İsmet İnönü hemen seçim istiyordu. Bu istek basında yer aldı. Zaten Cemal Gürsel Paşa da ilk günlerde “İsmet Paşa gerdeğe girecek bir delikanlı gibi biran önce iktidara gelmek için sabırsızlık içinde” diyerek bu durumu işaret ediyordu. DP, zamanında büyük Karatay yapmadı diye kapatılmıştı. Ortada tam teşkilatlı olarak sadece CHP vardı. Millet Partisi de vardı. Ancak CHP ile yarışacak güçte teşkilatlı bir parti değildi. Bu sebeplerden dolayı Gürsel Paşa parti kurmamızdan yanaydı. Çünkü Türk ordusu partiler üstü, tarafsız hareket etmek zorundaydı. Erken seçik halkın gözünde şu demek olurdu. Türk ordusu, iktidarı DP’den aldı, CHP’ye teslim etti. Bu bakımdan bir erken seçim doğru değildi. Devlet Başkanı Cemal Gürsel ile görüştük. Gürsel Paşa katılan DP’nin mensuplarını toplayarak yeni bir parti kurulmasının gerektiğini söylemişti. Bende diyordum ki; “MBK’nın artık orduya göreve dönmesi mümkün değildir. Görevli subay arkadaşlarla Milli Birlik Partisi adı altında bir partiye bu hareketi dönüştürelim. Parti teşkilatlanmasın ve seçime girilsin. DP’ye oy veren vatandaşlar zaten İsmet Paşa’ya oy vermezler. Bunları partide toplayabiliriz. Bu şekilde seçim yoluyla MBK iktidarı olarak memlekete hizmetleri sürdürebiliriz. Cemal Gürsel Paşa da bunu doğru buluyordu. Bakınız: Alparslan Türkeş’in ‘DAVA’ isimli eseri sayfa 141-143. Devam edecek…