Kıymetli okuyucularım,
Atatürk’ün hiçbir sözünde ve davranışında benim heykelimi dikin, büstlerimi yaptırın şeklinde bir ifadesi yoktur. İma yoluyla da olsa böyle bir ifadeye rastlamak mümkün değildir. O “Cumhuriyeti biz kurduk, onu siz yaşatacaksınız” diyerek mesajını vermiştir. Türk Milleti de onu bağrına basmış ve cumhuriyeti de yaşatmıştır, yaşatmaya devam edecektir. Osmanlı dönemi dahil her devirde bazı densiz, yağcı, yalaka, istismarcı tipler çıkmıştır. Atatürk’le ilgili olarak da bu istismarcı ve yağcı tipler türemiştir. İnancımızla bağdaşmayacak şekilde abartılı ifadelerle onu yıpratmaya çalışmışlardır. Örnek vermek gerekirse şu çirkin sözler bunların açık misalleridir. “Kabe sizin olsun, Anıtkabir bize yeter. Yurtta hiçbir şeyimiz yoktu, bu yüzden derdimiz çoktu. Yetişti imdada Ata, kavuştuk hayata. Önce düşmanları boğdu, sonra sultanları kovdu”. Bu yalaka takımları Atatürk’ten bahsederken devamlı olarak “Gazi Hazretleri” ifadesini kullanmışlardır. Bunları yapanlar ve gündemde tutanlar İslam’ı din olarak kabullenmekten mahrum ve aciz kimselerdir. Peki günümüzde bu yağcı ve yalaka takımları yok mudur? Birlikte bakalım. Mesela Sayın Cumhurbaşkanımız için kullanılan sözler; “Sayın Cumhurbaşkanımıza dokunmak bile bence ibadettir”. Başka bir ifade “Bu Tayyip Erdoğan sünnetidir”. Bir başka çirkin ifade “Ak Parti’ye üye olmak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a nikahla bağlanmaktır”. Daha kötüsü şarlatan birisi ise şöyle diyor “ Biz başbakanımızın aşığıyız, başkanımız bizim için ikinci peygamber”. Elbette bu sözler ve yazılanlar da tıpkı bunun gibidir. No: Hem Atatürk, hem de Sayın Cumhurbaşkanımız için sarf edilen sözlerin sahipleri açıklanmıştır. Merak edenler olursa “Kutlu Sesleniş Dergisi’nin” 2013 yılı, 97’nci sayısının, 54’üncü sayfasına bakabilirler. Dergide Sayın Devlet Bahçeli’nin, Prof. Dr. Semih Yalçın, Ahmet Şafak’ın, Prof. Dr. Mevlüt Karakaya, Doç. Dr. Ruhi Ersoy, Av. Yücel Bulut, MHP-MYK Üyesi Yıldıray Çiçek’in ve Fikri Atılbaz’ın yazı ve söyleşileri ve konuşmaları mevcuttur. Ayrıca Mehmet Doğan’ın “Batılılaşma İhaneti” isimli eserin 63’ncü sayfasına bakabilirler. Kıymetli okuyucularım, Türk Milleri için vatanın bölünmezliği, birlik ve beraberliği her şeyden önemlidir. İşte Atatürk böyle bir milli ülkü ve milli şuurla hareket etmiştir. Atatürk’ün içkiden öldüğünü söyleyen, onu alkol müptelası olarak göstermeye çalışan sahtekarlar var. Batılı güçlere, İngiliz ve Amerikan emperyalizmine karşı şirin görünmek için içki sofralarında bulunması beklide bir zaruret olmuştur. Ancak onun vebali ve sorumluluğu ondan sonra gelen siyasetçiler ve devlet adamlarının bir kısmının boyunlarına geçirdiği haram lokmalar ve milyonların hakkı nedense konu edilmemektedir. İlahi mahşerde her şey ortaya dökülecektir. Millet malı yiyen haramzadeler ithaf olunur.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
ZEKERİYA KILIÇ
10 Kasım ve Atatürk- 2
Atatürk’ün hiçbir sözünde ve davranışında benim heykelimi dikin, büstlerimi yaptırın şeklinde bir ifadesi yoktur. İma yoluyla da olsa böyle bir ifadeye rastlamak mümkün değildir. O “Cumhuriyeti biz kurduk, onu siz yaşatacaksınız” diyerek mesajını vermiştir. Türk Milleti de onu bağrına basmış ve cumhuriyeti de yaşatmıştır, yaşatmaya devam edecektir. Osmanlı dönemi dahil her devirde bazı densiz, yağcı, yalaka, istismarcı tipler çıkmıştır. Atatürk’le ilgili olarak da bu istismarcı ve yağcı tipler türemiştir. İnancımızla bağdaşmayacak şekilde abartılı ifadelerle onu yıpratmaya çalışmışlardır. Örnek vermek gerekirse şu çirkin sözler bunların açık misalleridir. “Kabe sizin olsun, Anıtkabir bize yeter. Yurtta hiçbir şeyimiz yoktu, bu yüzden derdimiz çoktu. Yetişti imdada Ata, kavuştuk hayata. Önce düşmanları boğdu, sonra sultanları kovdu”. Bu yalaka takımları Atatürk’ten bahsederken devamlı olarak “Gazi Hazretleri” ifadesini kullanmışlardır. Bunları yapanlar ve gündemde tutanlar İslam’ı din olarak kabullenmekten mahrum ve aciz kimselerdir. Peki günümüzde bu yağcı ve yalaka takımları yok mudur? Birlikte bakalım. Mesela Sayın Cumhurbaşkanımız için kullanılan sözler; “Sayın Cumhurbaşkanımıza dokunmak bile bence ibadettir”. Başka bir ifade “Bu Tayyip Erdoğan sünnetidir”. Bir başka çirkin ifade “Ak Parti’ye üye olmak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a nikahla bağlanmaktır”. Daha kötüsü şarlatan birisi ise şöyle diyor “ Biz başbakanımızın aşığıyız, başkanımız bizim için ikinci peygamber”. Elbette bu sözler ve yazılanlar da tıpkı bunun gibidir. No: Hem Atatürk, hem de Sayın Cumhurbaşkanımız için sarf edilen sözlerin sahipleri açıklanmıştır. Merak edenler olursa “Kutlu Sesleniş Dergisi’nin” 2013 yılı, 97’nci sayısının, 54’üncü sayfasına bakabilirler. Dergide Sayın Devlet Bahçeli’nin, Prof. Dr. Semih Yalçın, Ahmet Şafak’ın, Prof. Dr. Mevlüt Karakaya, Doç. Dr. Ruhi Ersoy, Av. Yücel Bulut, MHP-MYK Üyesi Yıldıray Çiçek’in ve Fikri Atılbaz’ın yazı ve söyleşileri ve konuşmaları mevcuttur. Ayrıca Mehmet Doğan’ın “Batılılaşma İhaneti” isimli eserin 63’ncü sayfasına bakabilirler. Kıymetli okuyucularım, Türk Milleri için vatanın bölünmezliği, birlik ve beraberliği her şeyden önemlidir. İşte Atatürk böyle bir milli ülkü ve milli şuurla hareket etmiştir. Atatürk’ün içkiden öldüğünü söyleyen, onu alkol müptelası olarak göstermeye çalışan sahtekarlar var. Batılı güçlere, İngiliz ve Amerikan emperyalizmine karşı şirin görünmek için içki sofralarında bulunması beklide bir zaruret olmuştur. Ancak onun vebali ve sorumluluğu ondan sonra gelen siyasetçiler ve devlet adamlarının bir kısmının boyunlarına geçirdiği haram lokmalar ve milyonların hakkı nedense konu edilmemektedir. İlahi mahşerde her şey ortaya dökülecektir. Millet malı yiyen haramzadeler ithaf olunur.