SON DAKİKA
Hava Durumu

Zekeriya Kılıç ve Ekolü

Yazının Giriş Tarihi: 14.07.2024 18:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.07.2024 18:05

Bu yazımda rahmetli Zekeriya Kılıç ağabeyimizi anmak istedim. Kendisiyle Yörem gazetesinde uzun zaman beraber köşe yazarlığı yaptık. Kendisiyle vefat etmeden önce Yenişehir Devlet Hastanesinde karşı karşıya gelmiştik. Ben eşimi fıtık tedavisi için hastaneye getirmişken, o kontrol amaçlı hastaneye gelmişti. Beni görünce gözleri parladı ve: “Serhat hoca nasılsın, iyi misin?” diye benim hatırımı sordu. Ben de “Teşekkür ederim hocam sen nasılsın?” diye karşılık vermiştim. Zekeriya hoca “Serhatcım mutlaka son yazılarımı oku, çok güzel şeylerden bahsedeceğim” dedi. Ben de “Mutlaka okurum hocam” dedim. Oysa ben onun bütün köşe yazılarını okumuştum. Yörem gazetesindeki son yazısında Zekeriya hoca yazısına şöyle bir giriş yapmıştı: “Kıymetli okuyucularım. Bu yazımı 3 gündür yatmakta olduğum Bursa Şehir Hastanesi’nden yazıyorum. Kaç gün yatacağım belli değil. Kaç gün burada kalacağımı bilemiyorum. Hepinizden dua bekliyorum…” Bu ifadeleri tekrar okuyunca boğazımda bir şeyler düğümlendi. Çok mübarek insandın Zekeriya hocam, Allah rahmet eylesin, Rabbim seni nurlar içinde dinlendirsin inşallah. Günümüzde vefalı insan bulmak zor… Öldükten sonra kimse sizi hatırlamak bile istemiyor. Bütün ilişkiler fayda menfaat ilişkisine dönmüş durumda… İnsanlar sizle olan menfaatleri doğrultusunda size yaklaşıyor ya da size selam veriyor. Çıkarı bittiğinde ise insanlar sizden hızla uzaklaşıyor.

Ben köşe yazılarımda genellikle tarım ağırlıklı yazıyorum. Bazen de siyaset içerikli yazılarım da oluyor. Bundan sonra biraz da din ağırlıklı yazılar da yazmaya karar verdim. Bu fikrim, Zekeriya hoca’nın ekolünü sürdürmek amaçlı olacak. Şüphesiz Zekeriya hoca din konusunun uzmanıydı ama ben de naçizane ondan esinlenerek bazı şeyler yazmak istiyorum. Diyeceksiniz ki niye böyle bir karar aldım. Çünkü tarım konusunda şüphesiz çiftçilere yazdığımız yazılarla faydalı oluyorum ama siyaset konusunda yazdığımız yazıların kimseye faydası olduğunu düşünmüyorum. Çünkü siyasetin içinde yer alanlar, işi tamamen menfaat ilişkisine döktüklerinden, söylenen hiçbir sözü dikkate almıyorlar. Gözlerini makam ve para hırsı bürümüş. Mesela AK Partiye baktığımızda belli siyasiler işgal ettikleri yerlerden bir milim bile oynamaya niyetleri yok. Reis ne derse desin, onların bulundukları yerden gitmeye hiç niyetleri yok. MHP, çağın gereklerine uygun şekilde kendilerini yenilemekte geç kaldılar. Hep aynı söylemlerle nereye kadar gidebilecekler? CHP değişim yaptı ama bizce sadece kişiler değişti, politikalarında ise hiçbir değişim olmadı. Kılıçdaroğlu ekolünde CHP Alevi-Kürt anlayışındayken, Sayın Özgür Özel biraz daha ılımlı bir yaklaşım sürdürmeye çalışıyor. Ancak onun da şansızlığı, tepesinde İmamoğlu kılıcını sürekli ensesinde hissetmesidir. Bir proje partisi olarak kurulan İYİ Parti sonunda miadını doldurdu ve tasfiye aşamasına geldi. Müsavat bey İYİ Partiyi daha ileri aşamaya götürme şansı bizce hiç yok. Diğer partiler ise sabit seçmen oylarıyla ve politikalarla yollarına devam edecek gibi görünüyor. Zaten 2022 sonrası Türk siyaseti dümdüz hale getirildi. En uzlaşmaz dediğimiz partiler bile kucak kucağa oturdular.

Hâsılı durum bundan ibarettir. Siyaset tam bir kısır döngüye girdiğinden dolayı yazmanın da bir anlamı kalmamıştır. Bundan dolayı bundan sonraki bazı yazılarımız din ve inanç üzerine olacaktır. Mesela Sünnilik ve Şiilik nasıl ortaya çıkmıştır? Din içerisindeki tarikatlar ne iş yaparlar, neyi savunurlar? Hilafet nedir ve nasıl ortaya çıkmıştır? Gibi önemli konuları yazacağım ki millete bir faydamız dokunsun. Ayrıca bazı hadislerin açıklamasını ve dine katkılarını birlikte öğrenmeye çalışacağız. Şimdiden “Vira Bismillah” der yeni yazılarımızda birlikte olmayı temenni ederim.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.