Kereviz kök ve yaprak sapları sebze olarak değerlendirilen, tohum için üretildiğinde 2 yıllık, sebze olarak üretildiğinde ise tek yıllık kışlık bir bitkidir. Tüketimi kışın olduğundan dolayı üretimi diğer sebzelere nazaran düşüktür. Anavatanı Akdeniz ve Kafkasya bölgeleridir. Ağırlıklı olarak kök ve sap kısmından faydalanırken, ülkemizde kök kısmından, diğer ülkelerde hem sap hem de kök kısmından faydalanılmaktadır. Kök kerevizin 100 gramında; protein, yağ, karbonhidrat, su ve selüloz bulunmaktadır. Kereviz halk arasında, mafsal iltihabına, ses kısıklığına ve böbrek ağrılarına karşı kullanıldığı gibi, içerdiği magnezyum dolayısıyla sinirleri yatıştırıcı olarak da bilinir. Kereviz, Şemsiyegiller familyasındandır. İki gurubu vardır. Biri sap, diğeri ise kök kerevizidir. Sap kereviz çeşitleri; Gaint Pascal, Golden Self Blanching, Golden Plume, White Pulme, Utah ve Fordhook’dur. Kök kereviz çeşitleri; Yeşilköy Kök Kerevizi, Pomona, Rodeao ve Lustra sayılabilir.
Kerevizde kökler yumrunun alt kısmında meydana gelir. Kök kerevizinde kökler daha kalın ve etlidir. Sap kerevizin de ise ince ve ağ şeklindedir. Kökler dikey olarak toprağa 1 – 1,5 metre kadar derine inebilir. Yumru kök kerevizlerinde oluşur. Yumru farklı formlarda olabilir. Yumrunun şekli üzerinde çeşit özelliği ve bitkiler arası mesafe etkili olur. Mesafeler azalırsa, yumrularda küçülür. İklim koşulları, toprak yapısı, su miktarı, gelişme devresinin uzunluğu ve çeşit özelliğine bağlı olarak kereviz yumruları 100 gram ile 1000 gram (1 kg) arasında değişim gösterir. Besin maddelerinin toplanmasıyla yumru irileşmeye başlar. Hasat geciktikçe yumruların içinde koflaşma veya yer yer boşalma meydana gelir. Bu tip yumruların pazar değeri düşmektedir. Kereviz tohumu en küçük tohumlu sebzeler gurubu arasında yer alır. Tohumlar iyi muhafaza edilirse çimlenme özelliğini 4 – 6 yıl muhafaza eder. Çok özel koşullarda bu süre 15 yıla kadar çıkmaktadır. Kerevizin iklim isteği; kışları ılık, yazları fazla sıcak ve kurak geçmeyen yerlerde çok iyi gelişim gösterir. Yetişme döneminde en uygun sıcaklık isteği 10 – 20 °C’dir. Düşük ve yüksek sıcaklıklardan hoşlanmaz. Tohumların çimlenmesi için en düşük toprak sıcaklığı 4 °C’dir. İlkbahardaki geç donlardan olumsuz yönde etkilenir. Kereviz ışıktan fazla hoşlanmaz, gölge yerlerde daha iyi gelişir. Yine fazla rüzgarı sevmez ama havadar yerlerden hoşlanır. Toprak isteği; Tınlı-kumlu toprakları sever ve bu topraklarda iyi gelişerek yüksek verim verir. Ağır bünyeli –killi- topraklarda yumrular iyi gelişemez ve küçük kalır. Bu durum patates, soğan, havuç gibi kök gelişimi gerektiren bitkilerde de geçerlidir. Toprak reaksiyonu –pH- 7 civarında olmasını ister. Toprakta humus miktarı arttıkça yumrunun büyüklüğü ve kalitesi artar. Kereviz üretimi için kullanılacak toprağın birkaç defa derin olarak sürülüp işlenmesi gerekli olup, farklı oranlara sahip azotlu, fosforlu ve potasyumlu kompoze gübreler verilmelidir. Kereviz yetiştiriciliği hem tohumdan hem de fide ile yapılabilmektedir. Ancak pratikte fide ile yetiştiricilik tercih edilir. Tohum ile yapılan yetiştiricilikte, kereviz tohumlarının çok küçük olması sebebiyle kapak olarak atılan gübre toprak karışımı kalın olmamasına dikkat edilmelidir. Tohum ekiminden 2 hafta sonra çimlenme başlar ve 4. Haftanın sonunda çimlenme tamamlanır. Fide ile yetiştiricilikte ise fide sıra arası genellikle 50 – 60 cm ve sıra üzeri 30 – 40 cm tercih edilmektedir. Fide dikiminden 2 – 3 hafta sonra ilk çapalama yapılır. Daha sonra otlanma durumuna göre bu işlem 2 – 3 kez daha tekrarlanır. Sulama düzenli olarak ve kök bölgesinde sürekli bir nem olacak şekilde yapılmalıdır. Kerevizin organik maddeye olan ihtiyacı fazladır. Bunun için, hafif bünyeli topraklarda iyi ürün alabilmek için dekara 3 – 4 ton iyi yanmış (1 yıl dinlenmiş) çiftlik gübresi verilmelidir. Kereviz’in, özellikle azot ve potasyum ihtiyacı yüksektir. Dikimden önce taban gübresi gibi azotlu ve fosforlu gübreler verilmelidir.
Kereviz üretiminde pas hastalığı çok önemlidir. Sık dikimlerde aşırı sulamadan kaçınılmalı, aksi takdirde pas hastalığının etkisi daha büyük olmaktadır. Yine yaprak ve sapları üzerinde kereviz mildiyösü çok önemli zararlar vermektedir. Ayrıca mozik virüsü, kerevizlerde önemli zararlar yapmaktadır. Kereviz’in zararlısı ise Kereviz Sineği’dir. Kereviz sineği bitkinin solmasına ve ölmesine neden olur.
Kök kerevizlerinde hasat; elle, çapayla ve bel ile yapılmaktadır. Böyle durumda hasat, seyreltme şeklinde kademeli olarak ve sadece hasat olgunluğuna gelmiş kök kerevizlerin hasadı yapılarak bu işlem gerçekleştirilir.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
SERHAT AYAS
KEREVİZ YETİŞTİRİCİLİĞİ
Kereviz kök ve yaprak sapları sebze olarak değerlendirilen, tohum için üretildiğinde 2 yıllık, sebze olarak üretildiğinde ise tek yıllık kışlık bir bitkidir. Tüketimi kışın olduğundan dolayı üretimi diğer sebzelere nazaran düşüktür. Anavatanı Akdeniz ve Kafkasya bölgeleridir. Ağırlıklı olarak kök ve sap kısmından faydalanırken, ülkemizde kök kısmından, diğer ülkelerde hem sap hem de kök kısmından faydalanılmaktadır. Kök kerevizin 100 gramında; protein, yağ, karbonhidrat, su ve selüloz bulunmaktadır. Kereviz halk arasında, mafsal iltihabına, ses kısıklığına ve böbrek ağrılarına karşı kullanıldığı gibi, içerdiği magnezyum dolayısıyla sinirleri yatıştırıcı olarak da bilinir. Kereviz, Şemsiyegiller familyasındandır. İki gurubu vardır. Biri sap, diğeri ise kök kerevizidir. Sap kereviz çeşitleri; Gaint Pascal, Golden Self Blanching, Golden Plume, White Pulme, Utah ve Fordhook’dur. Kök kereviz çeşitleri; Yeşilköy Kök Kerevizi, Pomona, Rodeao ve Lustra sayılabilir.
Kerevizde kökler yumrunun alt kısmında meydana gelir. Kök kerevizinde kökler daha kalın ve etlidir. Sap kerevizin de ise ince ve ağ şeklindedir. Kökler dikey olarak toprağa 1 – 1,5 metre kadar derine inebilir. Yumru kök kerevizlerinde oluşur. Yumru farklı formlarda olabilir. Yumrunun şekli üzerinde çeşit özelliği ve bitkiler arası mesafe etkili olur. Mesafeler azalırsa, yumrularda küçülür. İklim koşulları, toprak yapısı, su miktarı, gelişme devresinin uzunluğu ve çeşit özelliğine bağlı olarak kereviz yumruları 100 gram ile 1000 gram (1 kg) arasında değişim gösterir. Besin maddelerinin toplanmasıyla yumru irileşmeye başlar. Hasat geciktikçe yumruların içinde koflaşma veya yer yer boşalma meydana gelir. Bu tip yumruların pazar değeri düşmektedir. Kereviz tohumu en küçük tohumlu sebzeler gurubu arasında yer alır. Tohumlar iyi muhafaza edilirse çimlenme özelliğini 4 – 6 yıl muhafaza eder. Çok özel koşullarda bu süre 15 yıla kadar çıkmaktadır. Kerevizin iklim isteği; kışları ılık, yazları fazla sıcak ve kurak geçmeyen yerlerde çok iyi gelişim gösterir. Yetişme döneminde en uygun sıcaklık isteği 10 – 20 °C’dir. Düşük ve yüksek sıcaklıklardan hoşlanmaz. Tohumların çimlenmesi için en düşük toprak sıcaklığı 4 °C’dir. İlkbahardaki geç donlardan olumsuz yönde etkilenir. Kereviz ışıktan fazla hoşlanmaz, gölge yerlerde daha iyi gelişir. Yine fazla rüzgarı sevmez ama havadar yerlerden hoşlanır. Toprak isteği; Tınlı-kumlu toprakları sever ve bu topraklarda iyi gelişerek yüksek verim verir. Ağır bünyeli –killi- topraklarda yumrular iyi gelişemez ve küçük kalır. Bu durum patates, soğan, havuç gibi kök gelişimi gerektiren bitkilerde de geçerlidir. Toprak reaksiyonu –pH- 7 civarında olmasını ister. Toprakta humus miktarı arttıkça yumrunun büyüklüğü ve kalitesi artar. Kereviz üretimi için kullanılacak toprağın birkaç defa derin olarak sürülüp işlenmesi gerekli olup, farklı oranlara sahip azotlu, fosforlu ve potasyumlu kompoze gübreler verilmelidir. Kereviz yetiştiriciliği hem tohumdan hem de fide ile yapılabilmektedir. Ancak pratikte fide ile yetiştiricilik tercih edilir. Tohum ile yapılan yetiştiricilikte, kereviz tohumlarının çok küçük olması sebebiyle kapak olarak atılan gübre toprak karışımı kalın olmamasına dikkat edilmelidir. Tohum ekiminden 2 hafta sonra çimlenme başlar ve 4. Haftanın sonunda çimlenme tamamlanır. Fide ile yetiştiricilikte ise fide sıra arası genellikle 50 – 60 cm ve sıra üzeri 30 – 40 cm tercih edilmektedir. Fide dikiminden 2 – 3 hafta sonra ilk çapalama yapılır. Daha sonra otlanma durumuna göre bu işlem 2 – 3 kez daha tekrarlanır. Sulama düzenli olarak ve kök bölgesinde sürekli bir nem olacak şekilde yapılmalıdır. Kerevizin organik maddeye olan ihtiyacı fazladır. Bunun için, hafif bünyeli topraklarda iyi ürün alabilmek için dekara 3 – 4 ton iyi yanmış (1 yıl dinlenmiş) çiftlik gübresi verilmelidir. Kereviz’in, özellikle azot ve potasyum ihtiyacı yüksektir. Dikimden önce taban gübresi gibi azotlu ve fosforlu gübreler verilmelidir.
Kereviz üretiminde pas hastalığı çok önemlidir. Sık dikimlerde aşırı sulamadan kaçınılmalı, aksi takdirde pas hastalığının etkisi daha büyük olmaktadır. Yine yaprak ve sapları üzerinde kereviz mildiyösü çok önemli zararlar vermektedir. Ayrıca mozik virüsü, kerevizlerde önemli zararlar yapmaktadır. Kereviz’in zararlısı ise Kereviz Sineği’dir. Kereviz sineği bitkinin solmasına ve ölmesine neden olur.
Kök kerevizlerinde hasat; elle, çapayla ve bel ile yapılmaktadır. Böyle durumda hasat, seyreltme şeklinde kademeli olarak ve sadece hasat olgunluğuna gelmiş kök kerevizlerin hasadı yapılarak bu işlem gerçekleştirilir.