SON DAKİKA
Hava Durumu

İyi Düşünün! Ülkeni düşün!

Yazının Giriş Tarihi: 12.03.2023 16:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 12.03.2023 16:01

Yıllar önce bir kitap okumuştum. Afgan kökenli Amerikalı yazar Khaled Hosseini tarafından yazılmıştı. Hosseini romanında Afganistan tarihinin bir kesitini anlatıyordu. Kitabın 239. Sayfasında, romanın kahramanı, yaşadığı ABD’den Afganistan’a gider ve kendi öz memleketinde kendisini yabancı hissettiğini oradaki arkadaşına söyler. Arkadaşı şöyle cevap verir: “Sen mi? Sen burada her zaman bir turisttin ve hiçbir zaman buraya ait olmadın. Yalnızca bundan haberin yoktu”. Sultan Abdülhamit Han’ın ölüme giderken bir sözü vardır. Der ki: “ Ölüme gitmeye üzülmüyorum. Beni üzen ise beni ölüme gönderenlerin hiç birisi Türk değildi”. 

Bunları niye anlatıyorum? Osmanlıyı yıkanlar, Osmanlının içinde olup Osmanlıdan gözüküp ama Osmanlıya düşmanlık edenlerdi. Yüce Allah, bu aziz milletin yüzüne güldü ve bir Osmanlı Subayı olan ve ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ve Türk Milletine bir şans daha tanıdı. Osmanlıya direnen ve hiçbir zaman Türk Milletini içine sindirememiş bazı güruhların yaptıkları zulümler haddini aşınca 1915’de “Büyük Sürgün” olayı gerçekleşmişti. Dönemin Padişahı Sultan Abdülhamit Han’ın bu insanlardan tek istediği, ülkelerine sadık olmalarıydı. Ama onlar her dönemde olduğu gibi Osmanlı’yı arkadan vurmaya devam ettiler. Gazi Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları genç Türkiye Cumhuriyetini kurduktan sonra, devleti yıkmak için tam 19 iç ayaklanma oldu. Bu ayaklanmaların hepsi de dış bağlantılıydı. Bu ayaklanmaları çıkaranlar da Anadolu Yurdunun Türk Milletinin elinde olmasından rahatsız oluyorlardı. Gazi Mustafa Kemal Paşa öldükten sonra içten içe bu guruplar, ülke yönetimindekileri kıskaca almışlar ve ülkeyi istedikleri gibi yönetmeye başlamışlardı. Hükümetlerde göstermelik birkaç ülke insanı koyarak perde arkasında istedikleri numaraları yaptılar. Ülkeyi yöneten guruplara baktığımız da genellikle seçkin, üst düzey aile üyeleri ve mandacı zihniyetli kişiler, iş birliği yaptıkları Küreselci Efendileri ile mutlu bir şekilde yaşıyorlardı. Canları sıkıldıklarında Ordu içindeki işbirlikçilerine darbeler yaptırarak ve kurallarını kendileri koydukları düzende istedikleri gibi davranıyorlardı. Sadece Gazi Paşa döneminde kendilerine posta konulmuştu ve devamında hiçbir güç onlara karşı duramadı. Bir ara onlara direnmeye çalışan Merhum Başbakanlar Adnan Menderes ve Bülent Ecevit de kendilerine düşen payları almışlar ve alaşağı edilmişlerdi. Devamında Merhum Başbakan Necmettin Erbakan da direnince o da diğerleri gibi alaşağı edildi. Son 15 Temmuz kalkışmasında ise Aziz Milletimizin feraseti sayesinde bu güçlere “Hayır” denildi.

Milletin içinden çıkan Millet Evlatları, bu ülkede yaşayan ama bu Milletten nefret eden, mandacı ve teslimiyetçi zihniyeti hiçbir zaman elinden bırakmayan sözüm ona seçkin insanlara karşı hep mücadele etmiş ve kısa süreli de olsa başarılı olmuşlardır. Ama ne hikmetse bu işbirlikçi insanlar, arkalarına her defasında Küresel Efendileri alarak Millet Evlatlarını ülke yönetimlerinden uzaklaştırmıştır. Teslimiyetçilerin ya da mandacıların anlayışları Küresel Efendilerin söylemleri ile hemen hemen aynıdır. Ne isterler bu Küresel Efendiler? Bu ülkenin milli menfaatleri söz konusu olduğunda hemen karşı reaksiyon gösterirler. Örneğin Türkiye Mavi Vatan sularında petrol ve doğalgaz ararken bu çabaya karşı çıkarlar. Türkiye’nin dibinde bir uydu devlet kurmaya çalışan ABD’ye karşı gelmeyip, sınır ötesi operasyon yapmaya çalışan ülkemize karşı çıkarlar.“Türklük” tanımına karşı çıkarak tekrar tanımlanmasını isterler. Vatanı bölme peşinde olan FÖTÖ’cülere ve PKK’lılara sahip çıkarlar. Demokrasi numarası adı altında masalarda HDP/PKK’yayer açarlar ve onların tehditlerini meşru bulurlar. Siyasi partilerin teşkilatlarını hiçe sayarlar. Bu örnekleridaha da arttırmak mümkündür.Bu saydıklarımız sizlere bir şeyler ifade ediyor mu? Bilemem. Sadece bir kişiye karşı çıkmauğruna bütünmilli değerleri ayaklar altına alan, sadece kendi menfaatlerini düşünen ve ülkesorunları konusunda çokta çözümleri olmayanları iyi değerlendirmek her vatandaşımızın boynunun borcu olduğunu düşünüyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.