18 milyon öğrenci ve 1 milyon öğretmen için 2017-2018 öğretim yılı başlayalı bir haftayı geçti.                                                                                Yeni öğretim yılının müfredat tartışmaları ile başlaması bekleniyordu.                                                                                                  Ancak okulların açılmasına 3 gün kala Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “TEOG’un kaldırılması lazım” sözleri ile gündem müfredattan, sonuçları liselere geçişte kullanılan Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi’ne (TEOG) geçti.                                           TEOG, böylece yeni öğretim yılının müfredat, öğretmen ve derslik açığı gibi temel sorunlarla diğer bazı sorunların tartışmalarını geride bıraktı.
Ardından bakan ve diğer yetkililer, TEOG’un kaldırıldığını, yeni sistem üzerinde çalışmaların sürdürüldüğüne yönelik açıklamalar yaptılar.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, eğitim sistemiyle ilgili TEOG'un kaldırılmasına karar verildiğini ve bu TEOG sınavının uygulanmayacağını söyledi.
Yeni sistem üzerinde de çalışmaların sürdüğünü, yakında Bakanlar Kurulu'na getirileceğini belirtti.
 
* * *
Eğitim-öğretim, insanlığın doğuşuyla birlikte ortaya çıkan bir kavram.
Eğitim-öğretimden mahrum kalmak düşünülemeyecek kadar önemli.
Sağlıklı, mutlu, huzurlu, ferah ve güven içinde yaşamak ve yaşama ortamı hazırlayabilmek ancak ve ancak bilinçli, birikimli ve donanımlı bir eğitim-öğretimle olası.
Günümüzde teknoloji baş döndürücü hızlı bir şekilde gelişmekte… Sağlıklı, bilgili, kültürlü dinamik ve çağdaş bir nesil yetiştirebilmek için günümüzdeki teknolojik yeniliklere hepimiz ayak uydurmak zorundayız.
Bugün birilerinin icat edip hizmete sundukları teknolojik araç-gereç ve donanımları, bir başkaları kullanmaktan bile acizse eğer, varılabilinecek yer yoktur.
Şükür ki, Türkiye eski yıllara oranla çok daha iyi olanaklar sunabilmektedir çocuklarımızın eğitim ve öğretimine.
Ancak kimi sorunlar da sürmekte ve çözüldükçe de yenileri ortaya çıkmakta.
Eskiden okul sorunu, sınıf sorunu en büyük sorunken, bugün bu sorunlar en aza indirilmiş ve bu konuda iyileştirmeler sürmektedir.
Sınıflardaki sayılar eski günlere göre epey azalmış durumda.
Kitaplar devlet tarafından verilmekte, kılık-kıyafet serbestisi de gereksiz masraflara yol açılmamaktadır.
Öğretmen sayısı arzu edilen seviyeye gelmemiş olsa da bu konuda epey yol alınmış bulunmaktadır.
Akıllı tahtalar ve tabletlerle bilgiye kolay yoldan ulaşılabilmek yaygınlaşmaktadır.
Ancak bütün bunlara karşın çocuklarımızı bekleyen başka sorunlar, dertler de yok değildir.
 
* * *
 Artan kent nüfusları, trafik yeni sorunları da beraberinde getirmektedir.
Servis güvenliği, okul çevresi güvenliği, yine okul çevrelerinde çocuklarımızı kötü alışkanlıklara alıştırarak rant elde etmek isteyen çeteler yeni dönemlerin sorunlarıdır.
Bunlara karşı devlete de, ailelere de görevler düşmektedir.
Kuşkusuz her şeyi polis marifetiyle çözemeyiz.
Ailelere de önemli görevler düşmektedir.
Ancak polisin suçu önleyici yönü daha kullanılır hale getirilmelidir.
Eskiden insanların kalabalık bulunduğu yerlerde, yollarda, meydanlarda sıkça gördüğümüz polis-zabıtayı nedense pek göremiyoruz.
Vali İzzettin Küçük’ün son basınla buluşmasında bu konu üzerinde durulmuş ve Vali Küçük, bununla ilgili çalışma yapıldığını bu konuda yeni uygulama başlatılacağı müjdesini almıştık.
Gerçekten de bugünlerde bunun örnekleri görünmeye başlandı.
Okulların ilk açıldığı önceki pazartesi günü okulların önünde görevlendirilen birer polis memurunun düzeni nasıl sağladığına tanık olduk.
 
* * *
 
Evet, çocuk yetiştirmek ve eğitmek önemli…
Ve de çok zor bir iş…
Çağımızın iletişim olanaklarının baş döndürücü bir hızla gelişmesi, bilgiye hızlı ulaşım beraberinde yeni sorunları da getirmektedir.
İnternetin denetimi gibi…
Din eğitimi de üzerinde durulması gereken önemli bir konu…
Çocuğa bu konuda okulun mutlaka bir şeyler öğretmesi gerekmekte.
İş ailelere de düşse okul da öğrenim önemlidir…
Çocuklarımız doğru dini bilgiyle donatılması asla gözden uzak tutulacak bir konu değildir.
Okulun kişileri, sistemleri kutsallaştırarak tek tip insan yetiştirilmesine fırsat vermemesi önemlidir.
Bir o kadar da çocuklarımızın kimi ortamlarda yanlış kişilerce, yanlış ve eksik bilgilerle donatılarak sapkın yollara başvurmalarına da fırsat verilmemelidir.
O nedenle dini bilgilerin okulda verilmesi daha uygun olacaktır. 
Huzur dolu bir eğitim-öğretim dönemi diliyorum.