Müftülere nikâh yetkisine kim, neden karşı çıkar?!..
Yazının Giriş Tarihi: 23.10.2017 21:58
Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Tasarı kapsamındaki değişiklikle evlendirme memurlarının kapsamını genişleterek, il ve ilçemüftüleri de evlendirme memurları arasına ekledi.
Böylece müftülere de evlendirme yetkisi verilmiş oldu.
Belediye başkanları ve diğer kimi memurlarda olduğu gibi… Hükümet, değişikliğin evlendirme işlemlerini kolaylaştıracağını savundu. Muhalefetin bir kısmı ve kadın örgütleri ise ‘laiklik’ ilkesine ve kadın haklarınaaykırı olduğu gerekçesiyle tasarıya karşı çıktı.
Ancak tasarı yasalaştı… CHP ve kimi kadın örgütleri karşı çıkışlarını sürdürmekte ve CHP konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürme kararında...
* * *
Bilineceği üzere vatandaşlarımızın dini duyarlılıkları var geçmişten beri. Belediyede yapılan nikâhtan sonra bir de gidip imam nikâhı yaptırıyorlar bir resmi geçerliliği olmasa da.
Yasanın mecliste yasalaştığı gün bir kadın örgütünün karşı imza kampanyasına tanık oldum.
İçlerinde yahut orada bulunan tanış biri bana da imza atıp-atmayacağımı sormuştu.
Kendisine sordum, “Siz İmam nikâhı yaptırmadınız mı?”
Sustu ve üstelemeden dönmüştü geri!...
* * *
Avrupa’da ve dünyanın pek çok yerinde bir papazın önünde bir hahamın önünde evlilik yapınca geçerli oluyor, ‘laiklik ilkesi’ zedelenmiyor da, yine bir resmi memurun (müftünün) önünde yapılınca mı yanlış olacak, ‘laiklik’ ilkesi zedelenecek, diye sormak geçti içimden yani…
Milletimizin ve medeniyetimizin geleneklerinden süzülüp gelen bir uygulama resmi kimliğe kavuşunca neden yanlış oluyor anlayamıyorum….
Yasanın çocuk yaşta zorla evlilikleri yaygınlaştıracağı eleştirisine de hiçbir biçimde katılmak olanaklı değil.
Aksine bu yeni yasanın, geçmişteki uygulamaları, yani ‘imam nikâhı’nı ortadan kaldıracak ve kadına bir güvence verecek olması nedeniyle savunmak gerekmez mi?
"Bu düzenlemeyle toplum, 'müftüye ve belediyeye nikâh kıydıranlar' diye bir kez daha bölünecektir…” şeklindeki eleştiriye de katılmak olası değil.
‘İlla müftüye nikâh kıydırılır’ diye bir koşul yok.
İsteyen müftüye, isteyen belediye başkanı yahut onun görevlendireceği bir memura kıydırır.
Prosedür aynı olduktan sonra ne fark eder ki?…
Kaldı ki yasanın resmi nikâhı teşvik edici bir yönünün bulunduğu da açık…
Herkes, yasal koşullara uymak kaydıyla resmi nikâhını dilediğine kıydırma hak ve yetkisine sahip.
Bu değişiklik, laiklik ilkesine aykırı falan da değildir; aksine tam da laiklik ilkesinin gereği; hukuk devletinin gereği değil midir?
* * *
Peki, bundan sonra ne olacak? Muhalefetin bir kısmı ve kimi kadın örgütleri, hükümete tasarıyı geri çekme çağrısı yapıyor.
Çeşitli kadın örgütleri, tasarının geri çekilmemesi durumunda Türkiye çapında protesto gösterileri düzenleyeceklerini belirtmişlerdi.
Bunu küçük çapta olsa da yaptılar…
Ancak tasarı yasalaştı…
Şimdi CHP bu yasayı Anayasa Mahkemesi’ne götürecek…
Evliliğe yönelik hukuki çerçeve değişmediği bu durumda nikâh kıyan memurun din görevlisi olması neden sorun olur, anlamak olası değil.
Bildiğimiz bir Belediye başkanının görev ve yetki verdiği birçok memurun yaptığı işi yapacak müftüler… Nikâh kaydı aynı deftere girecek… Yasası, yönetmeliği hukuku aynı olacak..
Dahası müftünün kıydığı nikâhtan "boş ol" diyerek boşanamayacak taraflar… Müftü nikâhı sayesinde de dört eşle birden evlenilemeyecek…
Yoksa yasaya karşı çıkanlar bunun için mi yaygara koparmaktalar!..
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Orhan Kaplan
Müftülere nikâh yetkisine kim, neden karşı çıkar?!..
Böylece müftülere de evlendirme yetkisi verilmiş oldu.
Belediye başkanları ve diğer kimi memurlarda olduğu gibi…
Hükümet, değişikliğin evlendirme işlemlerini kolaylaştıracağını savundu.
Muhalefetin bir kısmı ve kadın örgütleri ise ‘laiklik’ ilkesine ve kadın haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle tasarıya karşı çıktı.
Ancak tasarı yasalaştı…
CHP ve kimi kadın örgütleri karşı çıkışlarını sürdürmekte ve CHP konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürme kararında...
* * *
Bilineceği üzere vatandaşlarımızın dini duyarlılıkları var geçmişten beri.
Belediyede yapılan nikâhtan sonra bir de gidip imam nikâhı yaptırıyorlar bir resmi geçerliliği olmasa da.
Yasanın mecliste yasalaştığı gün bir kadın örgütünün karşı imza kampanyasına tanık oldum.
İçlerinde yahut orada bulunan tanış biri bana da imza atıp-atmayacağımı sormuştu.
Kendisine sordum, “Siz İmam nikâhı yaptırmadınız mı?”
Sustu ve üstelemeden dönmüştü geri!...
* * *
Avrupa’da ve dünyanın pek çok yerinde bir papazın önünde bir hahamın önünde evlilik yapınca geçerli oluyor, ‘laiklik ilkesi’ zedelenmiyor da, yine bir resmi memurun (müftünün) önünde yapılınca mı yanlış olacak, ‘laiklik’ ilkesi zedelenecek, diye sormak geçti içimden yani…
Milletimizin ve medeniyetimizin geleneklerinden süzülüp gelen bir uygulama resmi kimliğe kavuşunca neden yanlış oluyor anlayamıyorum….
Yasanın çocuk yaşta zorla evlilikleri yaygınlaştıracağı eleştirisine de hiçbir biçimde katılmak olanaklı değil.
Aksine bu yeni yasanın, geçmişteki uygulamaları, yani ‘imam nikâhı’nı ortadan kaldıracak ve kadına bir güvence verecek olması nedeniyle savunmak gerekmez mi?
"Bu düzenlemeyle toplum, 'müftüye ve belediyeye nikâh kıydıranlar' diye bir kez daha bölünecektir…” şeklindeki eleştiriye de katılmak olası değil.
‘İlla müftüye nikâh kıydırılır’ diye bir koşul yok.
İsteyen müftüye, isteyen belediye başkanı yahut onun görevlendireceği bir memura kıydırır.
Prosedür aynı olduktan sonra ne fark eder ki?…
Kaldı ki yasanın resmi nikâhı teşvik edici bir yönünün bulunduğu da açık…
Herkes, yasal koşullara uymak kaydıyla resmi nikâhını dilediğine kıydırma hak ve yetkisine sahip.
Bu değişiklik, laiklik ilkesine aykırı falan da değildir; aksine tam da laiklik ilkesinin gereği; hukuk devletinin gereği değil midir?
* * *
Peki, bundan sonra ne olacak?
Muhalefetin bir kısmı ve kimi kadın örgütleri, hükümete tasarıyı geri çekme çağrısı yapıyor.
Çeşitli kadın örgütleri, tasarının geri çekilmemesi durumunda Türkiye çapında protesto gösterileri düzenleyeceklerini belirtmişlerdi.
Bunu küçük çapta olsa da yaptılar…
Ancak tasarı yasalaştı…
Şimdi CHP bu yasayı Anayasa Mahkemesi’ne götürecek…
Evliliğe yönelik hukuki çerçeve değişmediği bu durumda nikâh kıyan memurun din görevlisi olması neden sorun olur, anlamak olası değil.
Bildiğimiz bir Belediye başkanının görev ve yetki verdiği birçok memurun yaptığı işi yapacak müftüler…
Nikâh kaydı aynı deftere girecek…
Yasası, yönetmeliği hukuku aynı olacak..
Dahası müftünün kıydığı nikâhtan "boş ol" diyerek boşanamayacak taraflar…
Müftü nikâhı sayesinde de dört eşle birden evlenilemeyecek…
Yoksa yasaya karşı çıkanlar bunun için mi yaygara koparmaktalar!..