SON DAKİKA
Hava Durumu

İlk Amerikan ambargosuna yapılan protestoya katkım…

Yazının Giriş Tarihi: 14.09.2017 22:12
Ambargo, bir devletin, kendi limanlarında bulunan gemilerin limandan ayrılmalarını yasaklaması yahut bir malın satılmasını ve gönderilmesini engellemek için alınan önlem, yasal yasak olarak tanımlanmakta.
Ülkeler bunu zaman zaman karşı ülkelere uygulamaktadırlar.
Tıpkı ABD’nin 1975’te Kıbrıs Barış Harekâtı’nın ardından Türkiye’ye karşı uyguladığı gibi.
Ve tıpkı bugünlerde Almanya’nın Türkiye’ye karşı silah satışının yasaklanmasının tartışılması, istenmesi gibi…
Bilineceği üzere bugünlerde silahlı insansız hava araçlarına (SİHA) karşı anlamsız bir eleştiride bulunan ve hakkında soruşturma başlatılan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu geçtiğimiz haziran ayında Almanya’nın Türkiye’ye karşı ekonomik yaptırım uygulamasını istemişti.
Eh işte şimdi Almanya bunu yerine getirmeye çalışıyor!..
Türkiye’ye silah satışını kısmi miktara indireceğini söylüyor Merkel.
Dünyada bu vekil dışında kendi anavatanı için ekonomik dahil böyle yaptırım talep eden bir başka örnek var mı acaba?
 
* * *
 
Amerikan ambargosu, bilineceği üzere (1975-1978) Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası Şubat 1975'ten itibaren Türkiye'ye uyguladığı silah ambargosudur.
Türkiye’ye uygulanan bu ambargo ile silahlarının çoğu Amerikan yapımı olduğu için önemli krizlerle de karşılaşmış olsa da süreç içersinde bugün olduğu gibi Türkiye artık kendi silahlarının çoğunu kendisi üretebilmektedir.
Bu ilk Amerikan ambargosunun uygulandığı yıllarda bendeniz Deniz Kuvvetleri’ndeydim.
O dönem 16 destroyerin (muhrip) tamamı Amerika’dan alınan gemilerdi ve ben bunlardan birinde Adatepe’de görevliydim.
Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’ti…
Gün aşırı gemilerde yedek parça gönderimi yasak olduğu için gemilerde çatlama, patlamalar olmakta personel yaralanmaları, ölümler meydana gelmekteydi.
Son olayda 2 astsubayın kazan dairesi patlaması sonrası şehit olmaları sonucu 14 destroyerde görevli 220 astsubay olarak aynı gün, aynı anda siyah kışlık resmi elbiselerimizle önceden hazırlanmış siyah çelenkleri Amerikan ambargosuna karşı protesto amacıyla denize attığımızı ve birkaç gün sonra da tümümüzün Askeri Mahkeme tarafından tutuklandığımızı dün gibi anımsamaktayım.
Kuşkusuz bu eylemimize astsubayların bir kısmı katılmamıştı.
İki ay tutuklu kaldıktan sonra görev yerlerimiz değiştirilerek hepimiz Deniz Kuvvetleri’nin farklı görev yerlerine dağıtılmıştık.
Avukatımız ünlü, emekli bir askeri hâkimdi ve Başbakan Ecevit’in de o dönemler baş danışmanıydı…
15 yılla yargılanıyorduk…
Aklandık…
Askeri savcı itiraz ederek davayı Askeri Yargıtay’a taşıdı…
Derken hükümet değişti…
Yeniden yargılanırken, Başbakan bu kez Demirel’di.
Ardından da 12 Eylül geldi ve cezamız Askeri Yargıtay’ca onaylanmıştı.
Bu arada da ben Deniz Kuvvetleri’nden sicilen emekli edilmiştim.
Dönüp geldiğim doğum yerim İnegöl’de 2 ay sonra yaptığım evliliğimin 10’uncu gününde o 2 ay yattığımız cezaya ek olarak 15 gün daha cezamın kaldığını kapıma gelen polis bildirmişti ve kalan cezayı İnegöl Cezaevi’nde çektim.
 
* * *
Şimdi de benzer bir ambargoyu Türkiye’ye karşı Almanya kullanmaya çalışmakta.
Ama artık köprünün altından çok sular geçti…
Türkiye kendi milli silahını kendi üretmeye başladı…
Hani ne derler; “Kötü ev sahibi kiracıyı daha erken ev sahibi yaparmış.
Ona benzedi…
Türkiye bugün tankını, topunu, tüfeğini, helikopterini, uçağını kendisi yapabilmekte…
Kuşkusuz henüz yapamadıkları kimi özel silahları bugünlerde S-400 füzelerinde olduğu gibi Rusya’dan,  CH-47F Chinook (uçan kale) helikopterlerini de ABD’den alıyor ama Türkiye’de yapılacak bir çalışma ile üzerlerindeki ABD menşeli bazı kısımlar ASELSAN ürünleriyle değiştirilecek… 
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.