ABD’de görülmekte olan Zarrap davasının şekil, yön ve isim değiştirmesi, Başkan Trump’ın telefonda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a PYD’ye silah sevkiyatının durdurulacağı ve artık yapılmayacağının açıklanmasının hemen birkaç gün sonrası, okyanus ötesinden farklı sesler gelmesi çok açık bir hususu artık kabak gibi ortaya seriyor… Zarrap davası tamamen bir siyasi dava ve açıkça Türkiye’yi hedef almakta.
İçeriğini herkesin artık bildiği bu davaya konu olan “ABD ambargosunu delmek” suçlamasında ABD’yi, FETÖ’yü ve bütün Türkiye karşıtlarının tutumunu anlamak olanaklı ama ana muhalefetin tutumunu burada nereye koymak olanaklı değil. Türkiye’nin velev ki bir ABD ambargosunu delmesi Türkiye düşmanları dışında kimi neden böylesine ilgilendirir ki, hemen aynı gün Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında ne olduğu belli olmayan savlar ileri sürerek, değirmene su taşır ana muhalefet lideri?
Zarrap davasının başladığı gün hem de!.. Türkiye çıkarları gereği ne yapmışsa yapmış, ABD hak ve çıkarlarını korumak kraldan çok kralcılara mı kalmıştır?
ŞAKA GİBİ, DEĞİL Mİ?
Türkiye’nin ABD’den silah almasının kısıtlanması üzerine Ruslarla anlaşma yaparak S-400 savunma füzeleri alım anlaşması yapmasını ABD, bu füzeleri kendisine tehdit olarak görmüş!.. Moskova ve Ankara'nın açıklamaları, ABD Savunma Bakanı James Mattis'in Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemleri satın alımını Türkiye-NATO arasındaki askeri iş birliğini olumsuz etkileyeceği yönünde olacağını buyurmuşlar!..
Anlayamadığımız şu; bilindiği üzere bu S-400 füzeleri savunma füzesi… Saldırı füzesi değil ki… Romanya, Bulgaristan, Yunanistan ve Almanya başta olmak üzere çeşitli NATO üyesi ülkelerin S-200 ve s-300 gibi füze savunma sistemlerini elinde bulundurmasına karşın… Türkiye kendisine dışarıdan yönelecek bir füze saldırısına karşı önlem olarak bu füzeleri savunma amacıyla kullanacak.
Bunu tehdit olarak görmek “kurt ve kuzu” hikâyesine benzemiyor mu?
Hani kurt kuzuyu yiyecek, kafasına koymuş ya, dereden su içen kuzuya seslenir; “suyumu bulandırma.”
Kuzu şaşkınlıkla seslenir; “Benim su içtiğim yer akarsuyun alt tarafı, sen daha yukarıdan içiyorsun, ben suyu nasıl bulandırabilirim.”
Kurt kafaya koymuş nasılsa kuzuyu yemeyi!..
Kim güçlüyse oymuş haklı, ey sömürü konusunda mangalda kül bırakmayan antiemperyalistler, yediniz mi kafayı!..
İLHAN KESİCİ UZAYDA MI YAŞIYOR?
15 Temmuz hain darbe kalkışması üzerine ABD’de beslenen FETÖ’nün Türkiye’ye iadesi için Amerika’ya gönderilen onca dosyalara “ÇÖP” benzetmesi yapan CHP Milletvekili İlhan Kesici ayrıca “15 Temmuz’u FETÖ yapmadı mı” sorusuna, “Bunu ben bilmiyorum, bilemem” diyor.
Bütün milletin gözü önünde olan bu olayları bir ana muhalefet partisi milletvekili bu şekilde değerlendiriyorsa eğer, ABD’den iyimserlik, dürüstlük beklemek saflık olmaz mı?
4 BİN TIR AĞIR SİLAH BU, BORU DEĞİL!..
ABD bize parası karşılığı satışını esirgediği silahlardan çok çok fazlasını terör örgütlerine veriyor.
Aylarca yığınak yapıyor…
Yeni üsler açıyor bölgeye… Türkiye bu gelişmelere karşı yeni ittifaklar oluşturmaya başlayınca hemen, “Bir daha olmayacak” diyor telefonda…
Şaka gibi değil mi? 4 bin TIR…
Dile kolay…
Daha ne vereceksin ki?
Oynadığı oyun kirli ABD’nin, kirli!..
En garibi, Türkiye’deki solcu antiemperyalistler farkında değil oyunun!
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Orhan Kaplan
Hedef Türkiye!..
ABD’de görülmekte olan Zarrap davasının şekil, yön ve isim değiştirmesi, Başkan Trump’ın telefonda Cumhurbaşkanı Erdoğan’a PYD’ye silah sevkiyatının durdurulacağı ve artık yapılmayacağının açıklanmasının hemen birkaç gün sonrası, okyanus ötesinden farklı sesler gelmesi çok açık bir hususu artık kabak gibi ortaya seriyor…
Zarrap davası tamamen bir siyasi dava ve açıkça Türkiye’yi hedef almakta.
İçeriğini herkesin artık bildiği bu davaya konu olan “ABD ambargosunu delmek” suçlamasında ABD’yi, FETÖ’yü ve bütün Türkiye karşıtlarının tutumunu anlamak olanaklı ama ana muhalefetin tutumunu burada nereye koymak olanaklı değil.
Türkiye’nin velev ki bir ABD ambargosunu delmesi Türkiye düşmanları dışında kimi neden böylesine ilgilendirir ki, hemen aynı gün Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında ne olduğu belli olmayan savlar ileri sürerek, değirmene su taşır ana muhalefet lideri?
Zarrap davasının başladığı gün hem de!..
Türkiye çıkarları gereği ne yapmışsa yapmış, ABD hak ve çıkarlarını korumak kraldan çok kralcılara mı kalmıştır?
ŞAKA GİBİ, DEĞİL Mİ?
Türkiye’nin ABD’den silah almasının kısıtlanması üzerine Ruslarla anlaşma yaparak S-400 savunma füzeleri alım anlaşması yapmasını ABD, bu füzeleri kendisine tehdit olarak görmüş!..
Moskova ve Ankara'nın açıklamaları, ABD Savunma Bakanı James Mattis'in Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemleri satın alımını Türkiye-NATO arasındaki askeri iş birliğini olumsuz etkileyeceği yönünde olacağını buyurmuşlar!..
Anlayamadığımız şu; bilindiği üzere bu S-400 füzeleri savunma füzesi…
Saldırı füzesi değil ki…
Romanya, Bulgaristan, Yunanistan ve Almanya başta olmak üzere çeşitli NATO üyesi ülkelerin S-200 ve s-300 gibi füze savunma sistemlerini elinde bulundurmasına karşın…
Türkiye kendisine dışarıdan yönelecek bir füze saldırısına karşı önlem olarak bu füzeleri savunma amacıyla kullanacak.
Bunu tehdit olarak görmek “kurt ve kuzu” hikâyesine benzemiyor mu?
Hani kurt kuzuyu yiyecek, kafasına koymuş ya, dereden su içen kuzuya seslenir; “suyumu bulandırma.”
Kuzu şaşkınlıkla seslenir;
“Benim su içtiğim yer akarsuyun alt tarafı, sen daha yukarıdan içiyorsun, ben suyu nasıl bulandırabilirim.”
Kurt kafaya koymuş nasılsa kuzuyu yemeyi!..
Kim güçlüyse oymuş haklı, ey sömürü konusunda mangalda kül bırakmayan antiemperyalistler, yediniz mi kafayı!..
İLHAN KESİCİ UZAYDA MI YAŞIYOR?
15 Temmuz hain darbe kalkışması üzerine ABD’de beslenen FETÖ’nün Türkiye’ye iadesi için Amerika’ya gönderilen onca dosyalara “ÇÖP” benzetmesi yapan CHP Milletvekili İlhan Kesici ayrıca “15 Temmuz’u FETÖ yapmadı mı” sorusuna, “Bunu ben bilmiyorum, bilemem” diyor.
Bütün milletin gözü önünde olan bu olayları bir ana muhalefet partisi milletvekili bu şekilde değerlendiriyorsa eğer, ABD’den iyimserlik, dürüstlük beklemek saflık olmaz mı?
4 BİN TIR AĞIR SİLAH BU, BORU DEĞİL!..
ABD bize parası karşılığı satışını esirgediği silahlardan çok çok fazlasını terör örgütlerine veriyor.
Aylarca yığınak yapıyor…
Yeni üsler açıyor bölgeye…
Türkiye bu gelişmelere karşı yeni ittifaklar oluşturmaya başlayınca hemen, “Bir daha olmayacak” diyor telefonda…
Şaka gibi değil mi?
4 bin TIR…
Dile kolay…
Daha ne vereceksin ki?
Oynadığı oyun kirli ABD’nin, kirli!..
En garibi, Türkiye’deki solcu antiemperyalistler farkında değil oyunun!