SON DAKİKA
Hava Durumu

Dünya Kadınlar Günü!..

Yazının Giriş Tarihi: 12.03.2017 21:50
İnsanların çıkardığı uyduruk günlerden biri daha; “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” de denen, “Dünya Kadınlar Günü”…  
Sözde bugün, insan hakları temelinde kadınların bilinçlendirilip ekonomik, politik ve sosyal olarak başarılarının kutlanmasına ayrılmış.
Hiç kuşku yok ki, bugünün çıkışında da diğer pek çoklarında olduğu gibi bir takım olaylar ve ideolojik yaklaşımlar yatmaktadır.
Kapitalizm ayrı, sosyalizm ise ayrı bir anlam yükler bugüne.
Zaten bu hep böyle olmuştur…
Asıl olan bizim toplum değerlerimizin, inancımızın nasıl gördüğüdür, ne anladığıdır bu günden.
 
* * *
 
Peki, nereden çıkmıştır böyle bir gün?
8 Mart 1857’de ABD’nin New York kentinde dokuma işçilerinden 40 bin işçi bir tekstil fabrikasında grev yaparlar.
Gelişen olaylar sonucunda fabrikada çıkan yangında 129 kadın işçi ölür.
Ölen işçilerin cenaze törenine 100 bini aşkın kişi katılır.
Bu olaydan 53 yıl sonra, 26 - 27 Ağustos 1910 tarihinde Danimarka'nın Kopenhag kentinde düzenlenen 2. Enternasyonal'e bağlı kadınlar toplantısında Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, yangında ölen bu kadın işçiler anısına 8 Mart'ın "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" olarak anılması önerisini getirir ve kabul edilir.
Ne var ki, 8 Mart tarihinin Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak anılması, tam olarak 1921'de Moskova'da gerçekleştirilen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı'nda gerçekleşir.
Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında bazı ülkelerde anılması yasaklanan Dünya Kadınlar Günü1960'lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde de anılmaya başlanmasıyla daha güçlü bir şekilde gündeme gelir.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu da16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılmasını kabul eder.
Türkiye'de ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlanır.
 
* * *
Bugün de yani her yıl 8 Mart'ta kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından tanımlanmış uluslararası bir gün
Birleşmiş Miletler onaylı yani!
Hani o asıl alınması gereken önemli kararları yapısı gereği alamayan, 5 daimi üye devletinVETO hakkıyla adaletin tecellisinin engellendiği Birleşmiş Milletler!..
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sıkça eleştirdiği ve bu daimi üye devlet için ‘Dünya 5’ten büyüktür’ dediği İngiltere, Çin, Fransa, Rusya ve Amerika’nın yazgısını belirlediği Birleşmiş Milletler!..
 
* * *
 
Gün ve gecelere bakışımızı bir süzgeçten geçirdiğimizde insanımızın bizim olmayan günleri ve geceleri nasıl kutladıkları ortaya çıkıyor.
Yılbaşından, Sevgililer(!) Günü’ne uzanan bir sürü Batı çıkışlı gün ve gece bizlerin arasında, güya bizdenmiş gibi yaşamakta!
Oysa bilinmeli ki, bizim değerlerimizi ve kültürümüzü belirleyen farklı olgular vardır.
İnancımız, değerlerimiz hiç kuşku yok ki kadına önce bir insan olarak değer vermektedir.
Kapitalizm ve sosyalizm onları önce sömürülmesi gereken bir obje olarak görmüş, ardından da gasp edilen hakları için güya hak-hukuk kavramlarını ortaya atmıştır.
Kadınlara özgürlük!” demekle kastedilen şeyin altında yatana bakmak gerekir.
Kadınlara eşit mi, adaletli mi davranılmalıdır, sorusuna dürüstçe yanıt verebilmeyi bilmeliyiz ilk önce.
Eşitlik her zaman adaletli davranmak değildir.
Örneğin, kadın ve erkek fizyolojik olarak farklı yaratılmışlardır.
Biri bedensel olarak diğerinden daha güçlüdür.
Her iki cinse de eşitlik adına aynı bedensel yükü vermek eşitlik olsa da adalet değildir.
Kadına şiddet ve kadın cinayetlerini de inanç ve değerlerimiz açısından ele almak gerekir.
Cennetin anaların ayakları altında olduğunu söyleyen peygamberimizin (S.V)  yüce dininde kadına şiddetin yeri olabilir mi?
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.