Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Pati’nin başına yeniden geçmesiyle yorulan örgütlerde bir değişimin olacağı, olması gerektiği sinyalini vermişti.
Aslında bu değişim, 16 Nisan referandumun getirdiği yeni sisteme uyum için de gerekliydi.
Ve bu değişim aslında yine salt AK Parti için değil, hemen bütün partileri kapsayacak yeni bir süreci başlatmıştı.
Hem kadroların yenilenmesi ve hem de Türkiye’de yeni sistemin şekillenmesini sağlayacak yeni bir anlayışın partilerde egemen olması açısından…
 
* * *  
AK Parti, kongre takvimini 4 Temmuz Salı günü belde kongreleriyle başlattı bilineceği üzere.
Belirlenen takvime göre, 19 Ağustos-12 Kasım'da ilçe, 2018 yılı şubat ayının sonuna kadar da il kongreleri tamamlanmış olacak AK parti’de.
6. Olağan Kongre’nin ise en geç 2018'in Mayıs ayında yapılması bekleniyor.
Bu süreçte AK parti’de kadroların hemen yarısının hatta yarıdan da fazlasının değişeceği belirtiliyor, öngörülüyor.
Kuşkusuz 16 Nisan referandumu ile Erdoğan’ın partisine dönmesi mümkün olduktan sonra AK Parti’ye üye olması ve AK Parti üyesi bir Erdoğan’ın da lider olarak genel başkan olması beklenen bir şeydi.
Ancak bu Olağanüstü kongrenin genel başkan değişikliğini sağlamanın dışında başka önemli işlevleri olacağı da muhakkaktı.
Çünkü Türkiye’nin önünde gerçekleşmesi gereken bir yığın değişim ve reform ajandaları bulunmakta.
AK Parti açısından durum bu ama ya Muhalefet partileri açısından?
16 Nisan halk oylamasıyla kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Türkiye’de siyasetin zemininin değiştiği gerçeği ile yüzleşemeyen diğer partilerin de bu yeni sisteme uygun yeni bir yapılanma içine girmeleri gerekmiyor mu?
Ama Ana Muhalefet partisinde bu konuda bir işaret yok gibi şimdilik…
 
 
* * *
Siyasetin üretildiği yerler olarak partiler, ister iktidarda ister muhalefette olsun, yerel yönetimler, Hükümet yahut Meclis faaliyetleri için olmazsa olmaz bir siyaset üretim merkezi olarak çok yaşamsal önem sahip.
AK Parti, bunu başından beri böyle anlayarak geldi bu günlere…
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başından beri  parti organlarını çalıştıran, kritik kararlar öncesinde parti organlarının dâhil olduğu karar alma süreçlerini işleten bir siyasi lider olarak Türkiye’de yeni sistemin öngördüğü reformların yaşama geçirilmesi için AK Parti’de değişim sürecini başlattı.
Bunun diğer partilerde de kuşkusuz bir yansıması olacak, olmalı da…
Hem dünyadaki olağanüstü değişimler, hem Türkiye’deki olan biteler, bütün siyasetin yeniden şekillenmesini, yeni bir anlayışın partilerde egemen olmasını getirecek hiç kuşkusuz.
Ama nedense bu algı Ana Muhalefet Partisi ve diğerlerinde yok henüz!
 
* * *
2019 seçimleri ile birlikte Türkiye’de siyasi yaşamın şifrelerinin değişeceği açık.
Yeni sistem geçmişe hiç benzemeyecek…
İktidar olabilmek için bir partinin en az yüzde 50 üzerinde bir oy alması gerekecek.
Bu da seçim öncesi partiler ve anlayışlar arasında ittifak ve işbirliklerini getirecek.
Bana göre Türkiye’de yeni sistemin getirdiği en önemli değişiklik bu…
Bunu kavrayamayan anlayışlar siyaset sahnesinden hızla silinecek!