16 Nisan günü referandum sonuçlarının açıklanmasının ardından Türkiye büyük bir değişim ve dönüşüm sürecine girmiş bulunuyor.
Artık çok şey eskisi gibi olmayacak, olamayacak…
Her seçim döneminin ardından hükümetin nasıl ve kimlerle kurulacağı, kurulup-kurulamayacağı endişesi artık kesin olarak yaşanmayacaktır ve tarihe karışmış olacaktır bu sistem ile.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde Cumhurbaşkanı'nın partili olması yadırganmayacaktır.
Yargıçlar Kurulu ve yargıç savcı atamasında Cumhurbaşkanı ile birlikte Meclis’e de görev, yetki verilmiş olması yargının daha bağımsız ve tarafsız olmasını sağlayacaktır.
 
* * *
Yeni düzenleme Türkiye’de siyasal parti liderliklerine de bir çekidüzen getirecektir.
8-10 seçim yitirmiş parti genel başkanları artık oralarda hiçbir şey olmamış gibi oturamayacaklar söz gelimi.
Siyasi parti liderleri seçimlerde yürütmenin başı olarak Cumhurbaşkanlığına aday olacaklardır, olmalılardır.
Eğer olmazlarsa zaten Türkiye’yi yönetme iddiaları yok demektir.
Aday olup seçilemeyince de Meclis'ten uzakta kalmış olacaklardır.
Böylece yapamayan gidecek, yerine yapacağını söyleyen yenileri gelecektir partinin başına.
Tıpkı batıda olduğu gibi…
Kılıçdaroğlu’nun böyle bir sistemi neden istemediği şimdi çok açık ve belirgin olarak anlaşılmakta değil midir?
 
* * *
Bundan böyle siyaset yapma biçim ve şekli de değişecektir, değişmelidir.
Aylara yayılmış açık hava mitingleri yerine kapalı salonlarda iletişim olanakları ile halka yayınlanacak toplantılara geçilmelidir artık.
Televizyon, internet gibi araçlar daha yaygın kullanılmalıdır.
Televizyonlarda aday olan liderlerin ortak tartışmalarına mutlaka yeniden dönülmelidir.
Bu halkın büyük beklentisidir…
Yürütme erkinin hizmetleri hızlandırması çarçabuk sağlanmalı, bürokratik oligarşi ve diğer vesayet kurumları bir daha geri gelmemek üzere tarihin çöplüğüne atılmalıdır.
Yargının güven verecek biçimde hızlı ve adil işleyişin sağlanması için gerekenler yapılmalıdır.
AB ile ilişkiler yeniden gözden geçirilirken, pire için yorgan yakılmamalıdır!
Ana muhalefet partisinin de iktidarların sandıktan çıkacağı gerçeğini, sokakta aranmaması gerektiğini öğrenmesi gerekiyor…
 
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
6. KASTAMONU GÜNLERİ
RESMİ AÇILIŞI BUGÜN…
 
Hemşeri dernekleri içinde 6 yıl önce çıktıkları yolculukta bugün federasyon çatısı altında toplanarak yeni bir buluşmayı gerçekleştiren Kastamonu Dernekler Federasyonu önceki gün 6. Kastamonu Günleri’ni başlattı Merinos’ta.
‘İki şehir tek yürek’ sloganı çıkılan yolculukta Kurucu Başkan İsmail Tiftik Federasyon Başkanı olarak 19 Nisan günü fiili açılışın yapıldığını, resmi açılışın ise bugüne bırakıldığını açıkladı, resmi zevatın katılımı açısından.
Kastamonu Günleri gibi etkinliklerin ekonomik aktivitesinin yanı sıra sosyal ve kültürel bağlarında gelişmesine yol açtığı açık kentler arasında.
Karşılıklı bu iletişim kuşkusuz her iki kente de artı değer katmakta.
Bu tür etkinlikleri İsmail Tiftik başkanlığındaki Kastamonu Dernekleri Federasyonu’nun en iyi bir şekilde organize ettiği ise genel bir kanı.
Bugün oradayız kısmetse, saat 14.00’da…