Metal Yorgunluğu, Sürekli olarak çalışan veya belirli bir yükün sürekli uygulanması sonucu metal malzemelerin istenilen dayanma özelliğini yitirmesi olarak açıklanır.
Örnek olarak; Bir tel sürekli olarak aynı noktadan aşağı yukarı eğilir ise tel büküldüğü noktandan ısınır ve bir süre sonra kopar.
Kopma, metal yorgunluğunun son noktasıdır…
Bir uçak zaman içinde, mekanik düzeninde herhangi bir bozulma olmadığı halde, çalışamaz, iş göremez hale gelebiliyor.
Uçağa gövde veren muhteşem çelik kaplamalar zaman içinde kendi kendine gevşeyip vasıflarını yitiriyorlar.
Eskiyor ve kullanılmaz hale geliyorlar…
İnsanlar da böyle…
İnsanları da, aynı şeyi sürekli yapmasıyla, zamanla "ruh yorgunluğu" sarıyor ve hastalanmadıkları halde eski performanslarını yitiriyorlar.
AK Parti’de yönetimlerde bulunanlarda şimdi böyle bir sürecin başladığı görülüyor.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan bunu bizzat kendisinin saptadığını belirtiyor ve bunu gidermek için harekete geçmiş bulunuyor.
 
* * *
 
İnsanlar sevdikleri işlerde daha başarılı olurlar genellikle.
Sevdikleri bir işe başladıklarında, o işi severek ve olağanüstü çabalarla yaparlar.
Başlangıçta insanların ilgi ve beğenisini kazanırlar.
Ancak zaman ilerledikçe durum değişir.
Her türlü kararı kendi başına yapmaya çalışır ve yanlış yapmayacağına inanırlar.
Bu, insanlarda ‘Metal Yorgunluğu’nun başladığının göstergesidir.
 
Çevresinde ki insanlar onu uyarmak istese de onu düşman olarak görebilir.
En küçük eleştirilere bile katlanamaz hale gelebilirler.
Böyle olunca da evresindeki insanları çok kolay kırarlar.
Çok çabuk sinirlenir ve kalp kırmaktan çekinmezler. 
Bu dönemde kişinin egosu büyür ve zamanla büyüyen ego "ruh patlamasına" dönüşür.
Bu kişi artık eski performansını gösteremez duruma gelir. Çevresindekilerle uğraşmaktan iş yapacak zaman bulamaz.
İş yapmamak ve bundan dolayı da eleştirilmek insanları daha çok kızdırır ve kısır bir döngü başlar.
Bu durum en başlarda çok başarılı olan insanlarda bile görülebilir, diyor uzmanlar.
Zaman onları ‘Ruh yorgunluğu’ iter…
 
* * *
AK Parti kuruluşundan bu yana 15 yıldır tek başına iktidardadır.
Bu özellikle Türkiye gibi bir ülkede görülmemiş bir süreçtir.
Bu süreçte AK Parti kadroları büyük reformlar gerçekleştirmiş, ekonomik ve sosyal alanda önemli atılımlar gerçekleştirmişlerdir.
Ancak gelinen süreçte bu kadrolarda bir yorgunluğun baş göstermekte olduğu anlaşılıyor.
Bunu bizzat Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan seslendirmekte.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yeniden Genel Başkan seçilmesinin ardından Meclis’te AK Parti Grubu’na hitap ettiği gün parti örgütü ve kadrolarını silkeleyecek bir konuşma yapmıştı.
İlk hedef olarak 2019 seçimleri olarak ifade edilse de ‘kadroların tamamını yenileme’ yönündeki irade beyanı aslında daha uzun erimli hedefler için çalışılacak yol haritasını işaretliyordu.
Gerçekten de Nisan 2017 referandumu sonuçları itibariyle verilen sözlerin yerine getirilebilmesinin önünde hiçbir bahane ve engel yoktu.
Ama bunun için, bunun bilincinde, buna inanmış, kararlı ve dinç yeni kadrolara gereksinim vardı.
Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan da düğmeye bastı ve bildiğimiz gibi geçen afta İl Başkanı Cemalettin Torun gerçekleştirdiği basın toplantısında gelecek kongrede yeniden aday olmayacağını açıkladı.
Bunu parti Torun’u rencide etmeden, partinin danışma (İstişare) kültürü içinde çözdü her zaman olduğu gibi.
İlla ki bir yöneticinin hizmetinin sona erdirilmesi yaptığı hatalar, yanlışlıklar ve suiistimaller üzerinden olmaz kuşkusuz.
Onun yorulduğu ve hata yapma eğilimine girdiği dışarıdan daha kolay gözlemlenir.
Ve Torun’un gerek parti içinde ve gerekse dışında sevenleri olduğu kadar sevmeyen, acımasızca eleştirenlerin bulunması bunun göstergesi olabilir.
Çünkü son zamanlarda siyaset ve toplumda ciddi bir heyecan ve coşku kaybının olduğu açık…
Türkiye sorunlar yumağının tam ortasında bir ülke.
Geldiğimiz süreçte bırakınız ekonomik büyümeyi, teknolojik atılımı, toplumsal bütünlüğü, ahlaki değerleri değil geliştirmek korumak bile son derece güç bir konumda.
Heyecansızlık ve coşku kaybı gelecek seçimlerde sandığa yansıyabilir.
Bu nedenle AK Parti’de önümüzdeki süreçte kadroların hemen tamamının olmasa da çok büyük bir kısmının değişeceği görülüyor.