Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye Türk Dünyası Yörük Türkmen Birliği Genel Başkanı ve Orhaneli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu’nun davetiyle bir grup gazeteci arkadaşla Muğla Seydikemer İlçesi'nde düzenlenen 23'üncü Beşkaza Yaylaları Uluslararası Yörük-Türkmen Kültür Şenliği’ni izledik.
Şenlik, birçok ülkeden ve dünyadan Yörük temsilcilerini bir araya getirdi.
Yörük göçüyle başlayan şenlikte okçuluk, at gösterileri ile Yörük müzikleri ve dansları ilgiyle izlendi.
Geçmiş yıllara oranla bu yılki etkinliklere katılımın çok fazla olduğu söylendi.
Doğrusu Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu süreçte her türlü şiddet, bölücülük ve Türkiye’ye karşı oyunlara karşı gelişen duyarlılık Türkiye adına umut vericiydi.
Ege sahillerini kavuran ağustos sıcağından bir an kurtulmak, nefes almak değildi öncelikli olarak Serik yaylalarına çıkmaktaki amaç…
Ülkenin bölünmez bütünlüğüne karşı toplumun duyarlı kesiminin, bu ana akımının bölüşmeyi öne alıp, bölünerek yok olmaya karşı bir direnişin önemli adımlarıydı izlenen…
Yeniden dirilişin bir sembolüydü bu toplanma…
Kuruluş yıllarının o göç zamanını yaşadım orada, Diriliş dizisinin platformunda sandım kendimi…
Duygulandım, coştum…
 
* * *
 
Festivale Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen Yörük ve Türkmen dernekleri katıldı.
Biz Bursa’dan şölene Türkiye Türk Dünyası Yörük Türkmen Birliği Genel Başkanı ve Orhaneli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu ile birlikte
belediye bürokratları ve bir grup gazeteci arkadaş ile katıldık.
Aramızda televizyoncular ve Bursa’nın yetiştirdiği atlı-okçu kızlarımız da vardı…
Bursa adına göğsümüzü kabarttılar kızlarımız…
Onların etkinliklerini izleyince o Diriliş dizisi geldi aklıma; “Diriliş dizisinin yönetmeni de olsaydı burada ve ata nasıl binilir, at üzerinde ok nasıl atılır görseydi” diye düşündüm…
 
* * *
 
Orhaneli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu;  Türk Dünyası Yörük Türkmen Birliği Genel Başkanlığı gibi çok önemli bir görevi de üstlenmiş durumda…
3 yıl önce başladıkları çalışmalar bugün önemli bir noktaya ulaşmış.
81 ili tek-tek gezmişler…
Dernekleri bir araya getirip federasyon çatıları altında birlikler oluşturmuşlar.
Sonra konfederasyon çatısı altında birleşmişler…
Mevcut 3 konfederasyondan da tek bir BİRLİK oluşturmuşlar.
Hedef “bölüşerek tok olmak ve bölünüp yok olmamak”…
Başkan Tatlıoğlu’nun çok umutlu ve coşkulu olduğuna tanık olduk.
 
* * *
Birlik oluşumundan bu yana önemli çalışmalar yapılmış.
Telafer, Musul, Halep’te zor durumda kalan Türkmenler'e yardıma koşmuşlar.
Yaşanılan sorunlara çözüm üretmek için devlet ile onlar arasında arabuluculuk yapmış.
Türkiye’nin doğusunda Türkmen, batısında olarak bilinen,
onurlu, değerli, emin, cesur, sadık ve gönül zenginliği ile tanınan, doğulusu batılısı, varsılı-yoksulu, sağcısı solcusu, Alevisi-Sünnisi her kesimin içinde bulunan ve birbirine bağlayan, Türk’ün kökünü, özünü ve mayasını oluşturan bu milletin 'öz evlatları’nın bugün içine düştüğümüz rehavet ve umutsuzluktan sıyrılıp yeniden harekete geçerek; önce kendi vatanımızdaki soy ve boy kardeşlerimizle akrabalığımızı, hısımlığımızı ve yakınlığımızı artırmak üzere, kavuşmak tanışmak, sık sık buluşmayı sağlayarak kültürümüzü, değerlerimizi, bilgimizi, örfümüzü, sosyal yaşantımızı paylaşarak sürdürmeyi hedefleyen bu en büyük sivil toplum kuruluşunun Türkiye ve dünya mazlumları adına bu oluşumun ben de umut verici bir gelişme olduğunu söylemek istiyorum.