SON DAKİKA
Hava Durumu

ANNE-BABA VE SORUMLULUKLARI

Yazının Giriş Tarihi: 17.09.2020 17:13
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.09.2020 17:13
Her anne, baba kendi çevre ve ailesinde önemli görevleri üstlenmekte ve uygulamakta. Özellikle kendi evlatlarının bu aziz vatana, millete, aileye faydalı olması için gecesini gündüz, gündüzünü gece ederek nasıl geçtiğini anlamaksızın mücadele ederler. Evlatlarının güzel eğitimli, terbiyeli, millî ruh sahibi olmaları için samimî ve istikrarlı bir heyecan içerisinde mücadele ederler, dünyalık ne varsa ellerinden geleni yaparlar.       
Tabii ki aklımıza gelen ilk şeyler ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite eğitimleri, bu ölçüde gerekirse benim evladım özel eğitimler alsın arzusu içerisinde olup sahanın tozunu nefesini yutmaktansa özel servisler, özel eğitimler almaları için ne gerekiyorsa onu yaparlar.  Yaşanmış bir hikayeyle özetleyecek olursak bir aile yurt içi eğitimi tamamlanan bir evladı daha iyi eğitim alsın diye yurt dışında okumasına karar vermişler ve üniversite eğitimini dünyanın en ünlü okulu olsun da ne olursa olsun arzusu içerisinde yüksek paralara yurt dışına gönderirler. Ve dünyada  sayılı üniversite arasında olan üniversite eğitimini alan evlât doktor, mastır gibi eğitimler için süreyi uzatır. Sıkıntı yok aile, anne, baba için yüzde yüz beklenti evladımızın o ünlü üniversiteden diploma alması ve bildikleri yetiştirdikleri evlatlarının milli değerlere bağlı büyük bir bilim adamı olması içindir. Bütün çabaları sonucunda doktorluğu bitiren evlat ülkeye köyüne döner, bir de ne görsün anne baba o eski halden eser kalmamış yeni bir model evlât olmuş. Büyük hayal kırıklığına uğrayan anne baba nerede yanlış yaptık derdine düşmüşler. Bir akşam evladın anneye babaya "Size 3 sorum var bunu cevaplayın hangi bilim adamına gitti isem istediğim cevabı bulamadım beni siz yetişirdiniz bu üç soruyu cevaplayın" demiş.
"Tamam evladım sor bakalım şu sorun neymiş."
"Bir Allah  var mı? Yaşıyor mu? İki kader nedir? kader var mı? Üç madem ki şeytan ateşten yaratıldı şeytanı ateş nasıl yakacak?
Ve şok olan anne baba şöyle yanıt verirler; "Evet evlat, Allah var o her yerde, kader alın yazısı tıpkI seni bize veren Allah'ın bize yazdığı alın yazısı gibi, şeytan yanacak onu yakan ateş cehenem ateşi" derler. "Ama biz seni bizim komşu amcaya gönderelim bir de ona sor bilgili bir hocadır."
" Tamam" der, komşu amcaya köyün hocasının evine gider ve "Hoca efendi fazla vaktim yok sana 3 sorum var cevaplandırır mısın?" 
"Evet evlat Allah izin verirse cevaplandırırım sor bakalım" der. 
"Hoca efendi kimse istediğim cevabı vermedi” der.
"Hoca efendi: "Dedim ya Allah izin verirse cevaplandırırım sor bakalım." "Bir, Allah var mı? Nerede yaşar tarif et? İki, kader var mı? Üç, şeytan ateşten yaratıldıysa şeytanı ateş nasıl yakacak?
Daha üçüncü soruyu demeden hoca bir saksı alır hemen o gencin başına vurur acılar içinde kıvranan gence "Nasıl çok acıyor mu?" "Evet hoca." "Tarif et evlât", "Edemem." "İşte Allah her yerde  mesela kaşla gözün arasında, iki bu saksı olayını sana kimse dedi mi yok peki rüyanda gördünmü yok hoca bu da kader, insan topraktan yaratıldı tekrar toprağa döner, şeytan da ateşe dönecek anladın mı evlât?" der köydeki bilim adamı.
Eve dönen evlât anne baba aradığım cevabı buldum mutluyum dünyanın en iyi üniversitesinde okumanın bir önemi yok kendi değerlerimiz daha kıymetli ve daha güzel dedi o günden sonra evlatlarını istedikleri seviyede ve şekilde görmeye başladılar anne baba ve aile. Demek odur ki en iyi üniversite evimiz, evdeki hayatımız, bize konuşmayı öğreten annemiz, yürümeyi öğreten babamız, bizi biz yapan inancımız, bağımlılıgımız vatan, bayrak ve Allah'tır...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.