Birbirimize en çok kenetlenmemiz gerektiği bugünler de  aile olmanın dertleriyle birlikte paylaşmaya en çok ihtiyaç olduğumuz bir süreci yaşıyoruz. Yakın çevremize, yakın akrabamıza manevi ve piskolojik anlamda ilgili, alakalı olmamız mecburi bir durum olmuştur. Fikri,zikri aşılması gereken durumlarda günün ve bulunduğu ortamın iyileşmesini sağlayan danışmanlık, yoldaşlık, sırdaşlık gibi zarurî bir vazife haline geldi. Tam bu sıra anne ve baba evimizin orta direği dediğimiz kadim değerlerimize sımsıkı sarılma zamanı malûm zor bir zamanda yaşamak için hep birlikte aşmamız gereken bir çok mevzular var. Dar bir yaşam koşulları olabilir ama bizim kültürümüzde "soğan ve ekmeğim olsun huzurum olsun yeter." derler elbette çok doğru bir çözüm. Başkalarının sofrasına bakarak doyum olmaz, bir söz vardır "Eldeki serçe kuşu, damdaki başkasının güvercininden daha iyidir. Bu söz bize yeniden bir yol seçme fırsatı olabilir. Sevgili arkadaşlar yaşamış olduğumuz bu süreç bizi en yakınlarımıza yük olmak değil, tam tersine yüklerine ortak olma dönemi olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki kurban bayramı çok masraflı bir bayram baktığımızda. Geçirdiğimiz dönem dünya genelinde ve ülkemizde virüs yüzünden çoğu  iş yerleri maalesef kapanmak zorunda kaldı bir çok ailemiz etkilendi, büyük devletimiz milletinin yanında oldu , bu durumu göz ardı edemeyiz. Bu bayram eski alışkanlıklarımızı bir nebze bırakmak durumundayız. Çünkü ailemizi zor durumda bırakamayız, dar günler de bir olduğumuzu birlikte acıları, tatlıları paylaştığımızı bildirmek durumundayız. Evet baba rahat ol bu zor günleri birlikte aşacağız korkma korkan cihat edemez. Biz senin yanındayız bu bayramda durumun farkındayız demeliyiz. Önce vatan ailemiz olmalı. Çünkü aile yıkılırsa vatan yara alır. Unutmayalım arkadaşlar bu sıra bütün saldırılar aileyi yıkmak, yakmak, parçalamak için süreci iyi okumalıyız...  Düşmana karşı birlikte mücadele etmeliyiz, düşman ailemize acımaz. İyi günde kötü günde yapmamız gereken ailemize yük olmak değil, yüküne ortak olmak durumundayız. Paylaşılan ağır yükler, paylaşılan dert kederler yaranın büyümesine değil, yaraya merhem olmak demektir. He şunuda hatırlatayım ne gelirse akrabadan gelir sözünü ben pek doğru bulmuyorum. Bazı durumlar farklı olabiliyor tabi ki . Bu söz aileye,  akrabaya, eşe, dosta söylenen en kötü sözdür.  En dar günümüzde yanı başımızda olanlarda en yakın akraba ve ailemizdir. Ailenin birliği, diriliği, bütünlüğü kendi içimizde kenetlenmemizden geçer, safların sıkı olmasından geçer. Unutma, unutturma en son kale ailedir. O kale DÜŞERSE insanlık düşer o kale DÜŞERSE vatan düşer o kale DÜŞERSE din düşer...