SON DAKİKA
Hava Durumu

Yaşasın Çocuklar

Yazının Giriş Tarihi: 22.04.2025 19:43
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.04.2025 19:43

Bugün 23 Nisan. Ülkemizin tarihinde çok özel bir yere sahip bugün hem Türk çocuklarına hemde tüm dünyanın çocukları için önemli bir gün.

Kurtuluş Savaşı’mız her geçen gün Türk milletinin varlığını ve topraklarını işgal altından kurtarmak için mücadele isteğinin artık harekete geçmesi ile başlamıştır. Kurtuluşun ve tam bağımsızlığın kazanılmasının ancak hem savaş meydanında hemde masadaki zaferlerle mümkün olacağı anlaşılmış, milletin bu iki yöndede örgütlenmesi ve harekete geçmesi için çalışılmıştır. 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması, Türk topraklarının ve özgürlüğünün Türklerde kalacağının ve bunun için savaşılacağının özellikle işgal devletler başta olmak üzere, tüm dünyaya ilanı olmuştur.

Kurtuluş Savaşı’nın kazanılması sonrasında bağımsız Türkiye Cumhuriyeti kurulmuş, bu önemli gün yeni devletin ilk ulusal bayramı olmuştur. İlk ismi “23 Nisan Milli Bayramı” olmuş, 1927’den itibaren ise resmî olarak olmasa da özellikle Himaye-i Eftal Cemiyeti’ne gelir sağlama amacıyla çocuk bayramı olarakta kutlanılmıştır. 1935’te ismi “Hakimiyet-i Milliye Bayramı” olmuş, günümüzde kullandığımız ve çoğumuzun daha aşina olduğu Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ismi 1981 yılından itibaren kullanılmakta.

Cumhuriyet tarihinde uzun bir süre boyunca 23 Nisan, ulusal egemenlik ve çocuk bayramı olarak aynı günde iki ayrı gün gibi kutlanmıştır. 23 Nisan’ın özellikle Türkiye’de yaşayan Türklerin tarihi için özel bir yönü var. Çocuklar için bir bayram olarak görülmesi ise ülkenin kurulmasından koşa süre sonra yapılan çalışmalarla olmuş, ilk başlangıcı 1927’de Himaye-İ Eftal Cemiyeti’nin çalışmaları ile başlamış ama her geçen seneki kutlamalarda özellikle öğrencilerin ve çocukların daha da öne çıkarılması ve dahil edilmesi ile devam etmiştir. 1929’da Mustafa Kemal Atatürk’ün bu günü tüm dünya çocuklarına hediye etmesi ile, bizim “Çocuk Günü”müz diğer ülkelerden daha farklı bir yere ve özel bir değere sahip.

Uluslararası Dünya Çocuk Günü ilk defa 1925’te Cenevre Çocuk Hakları Bildirisi çalışmalarında 1 Haziran günü olarak ilan edilmiştir. Günümüzde çok sayıda ülke bu günü hala kutlamakta. Bu güne ek olarak en fazla ülke tarafından kutlanan diğer gün 20 Kasım’da Dünya Çocuk Günü’dür. Bu günün özellikle seçilmesinin sebebi 20 Kasım 1989’da Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen, çocuk haklarına dair en geniş içerikli belge olan Birleşmiş Devletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’dir.

Her insanın ne olursa olsun yaşadığı belirli olaylar ve dönemler vardır. Çocuk olmak, insanlar için en evrensel dönem ve durumlardan biridir. Her yetişkin hayatının bir döneminde çocuktu, ancak ne yazık ki herkes çocuk olsada, nasıl bir çocuk oldukları değişmekte.

Çocuk hakları en başta insan haklarıdır. Sağlıklı yaşam ve eğitim hakkı en başta gelmekte, aslında bir çocuğun sağlıklı bir yetişkin olabilmesi için ihtiyaç duyduğu gereksinimleri kapsar. Çocukluk dönemi insanların hayatlarındaki en savunmasız oldukları dönemdir aslında. En basitinden kandırılmaya ve kullanılmaya çok açık oldukları bu dönemde insanların özel ve fazladan bir ilgi ve korunmaya ihtiyaç duyduğu ve yetişkinlerden farklı haklara sahip olduğu düşüncesi ilk defa 20. yüzyılda elle tutulur bir şekilde ortaya çıkmaya başlamıştır.

Bir önceki yüzyılda özellikle sanayi devriminin toplumda yarattığı inanılmaz boyuttaki etkinin özellikle çocukların hayatı üzerindeki etkisine birazcık yakından bakıldığında, aslında bu çalışmaların bile oldukça geç olunduğu görülmekte. Çocukların çalışması, özellikle eski dünya olarak adlandıracağımız dönemler için alışılmadık değildir, ancak sanayileşme ile ulaştığı seviye daha önce hiç görülmemiştir. Sanayi devrimi en kemik halinde, makineler üzerinde değil o makineleri kullanan işçi ve çocuklar üzerinde var oldu. Dokuma tezgahlarından zehirli gaz ve ölüm dolu madenlerde, çocuklar ucuz iş gücünün çok önemli bir parçası olmuştur.

Çocuk haklarına dair ilk resmî ve uluslararası çalışmaların aynı zamanda bir dünya savaşı sonrasında olduğuna gözden kaçmamalı. Tarihte hiç görülmemiş yıkımların arkasından gelen insanlığa duyulan sevgi kendini dönem dönem gösteren bir fenomen, ancak bu sevgi ve hoşgörünün devamının getirilmesi ası işin başladığı yer.

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı sadece bize has bir gün. Bugün hem devletimizin kuruluşunun şartlarını, hem geleceğimiz olan çocukların değerlerini hatırlamamız ve unutmamamız hepimizin yapması gerekendir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.