SON DAKİKA
Hava Durumu

#Marmara Bölgesi

YENİŞEHİR YÖREM - Marmara Bölgesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Marmara Bölgesi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Zeytin hasadı başladı, Marmarabirlik'ten 70 bin tonluk alım ve 50 milyon dolarlık ihracat hedefi Haber

Zeytin hasadı başladı, Marmarabirlik'ten 70 bin tonluk alım ve 50 milyon dolarlık ihracat hedefi

Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız, Marmara Bölgesi'nde başlayan zeytin hasadıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yıldız, Marmarabirlik bölgesinden gelen rekolte beyannamesinin 67 bin ton olduğunu, şu ana kadar alınan ürün miktarının 8 bin ton civarına çıktığını, ortalama fiyatın ise 115 TL seviyelerinde bulunduğunu kaydetti. Bursa Valiliği, Mudanya Kaymakamlığı ve Marmarabirlik tarafından organize edilen Hasat Başlangıcı Programı Marmarabirlik'in Mudanya Kooperatifi'nin Yörükali Mahallesi'ndeki zeytin alım deposu bahçesinde gerçekleştirildi. Programa, Mudanya Kaymakamı Ayhan Terzi, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Ak Parti Mudanya İlçe Başkanı Arif Bayrak, Tarım Orman İl Müdürü İbrahim Acar, Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız, Marmarabirlik Mudanya Kooperatifi Başkanı Cüneyt Soylu ile Marmarabirik ortakları zeytin üreticisi çiftçiler katıldı. Mudanya Kaymakamı Ayhan Terzi, çiftçiliğin zor olduğunu bildiğini ancak çiftçiliğin sadece Türkiye'de değil dünyanın her yerinde zor olduğunu belirtti. Kaymakam Terzi, gerek zeytinde gerekse başka ürünlerde modern tarıma geçmenin şart olduğunu da sözlerine ekledi. Mudanya Kooperatifi Başkanı Cüneyt Soylu da bu sene Mudanya bölgesinden 10 bin ton civarında ürün beklediklerini belirtti. Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız da hasat programına ev sahipliği yapmaktan gurur ve onur duyduklarını ifade etti. Konuşmaların ardından kooperatife ait zeytinliklerde hasat başladı. Zeytin ağaçlarının altına serilen mavi yaygılar, gökyüzünden bakıldığında halı desenini andıran etkileyici bir görüntü oluşturdu. Ağaçlar tek tek silkelenerek düşen zeytinler kasalara toplandı. Kaymakam Ayhan Terzi ve Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız da zeytin silkeleme makineleriyle hasada katılarak üreticilere destek verdi. Üreticilerden yoğun katılım Hasat programının ardından Yörükali Mahallesi çevresindeki zeytin üreticileri, traktörlerine yükledikleri tonlarca zeytini Marmarabirlik deposuna getirerek teslim etti. Teslim alınan zeytinler, bilgisayar destekli sistemle boyutlarına göre ayrılarak özel havuzlara yerleştirildi. Drone ile görüntülenen zeytin havuzları, hasadın büyüklüğünü gözler önüne serdi. Geleneksel fermantasyon, modern teknolojiyle buluştu Toplanan zeytinler, 6 ay boyunca doğal fermantasyona bırakılıyor. Sürecin sonunda zeytinler, son teknolojiyle donatılmış steril havuzlarda yıkanıyor ve tuz eşliğinde üzerlerine taş basılarak dinlenmeye alınıyor. Bu yöntemle elde edilen ürünler, hem lezzet hem de kalite açısından öne çıkıyor. "Şu ana kadar 67 bin ton rekolte beyanından ortalama 115 TL'ye 8 bin tonu alındı" Programın ardından hasat yerinde İHA muhabirinin sorularını cevaplandıran Marmarabirlik Başkanı Ali Yıldız, Marmara Bölgesi'nde başlayan zeytin hasadıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yıldız Marmarabirlik Bölgesi'nden gelen rekolte beyannamesinin 67 bin ton olduğunu, şu ana kadar alınan ürün miktarının 8 bin ton civarına çıktığını, ortalama fiyatın ise 115 TL seviyelerinde olduğu bildirildi. Yeni depolama tesisi, ihracat hedefi Marmarabirlik'in gelecek hedeflerine de değinen Yıldız, 30 bin ton kapasiteli yeni bir depolama tesisi planladıklarını ve 70 bin ton zeytin alım hedefi koyduklarını açıkladı. İhracat alanında ise 50 milyon dolarlık bir hedefe odaklandıklarını belirten Yıldız, özellikle sofralık siyah zeytin için iç ve dış pazarda daha etkili bir pazarlama stratejisi geliştirdiklerini söyledi. Yeni ürünler ve işleme tesisleriyle ilgili çalışmaların sürdüğünü ifade eden Yıldız, bu yatırımların Marmarabirlik'i ve ortak yapısını daha da güçlendireceğini dile getirdi. Kuraklık rekolteyi etkiliyor Yıldız, Marmara Bölgesi'nde yaklaşık altı aydır yağış görülmediğini ve bu kuraklığın özellikle suyla üretim yapılmayan bölgelerde rekolteyi olumsuz etkilediğini belirtti. Son yağışların ürün kalitesine katkı sağladığını ifade eden Yıldız, daha fazla yağmurun daha kaliteli ürünler getireceğini söyledi. Tüketim ve tağşiş uyarısı Türkiye'nin sofralık siyah zeytin tüketiminde dünya lideri olduğunu belirten Yıldız, buna rağmen Avrupa'da yeşil zeytinin daha fazla tercih edildiğini aktardı. Yıldız, zeytinyağı tüketiminde ise Türkiye'nin kişi başı 2-2,5 kilo ile Avrupa'nın 13 litre seviyesinin oldukça gerisinde olduğunu vurguladı. Marmarabirlik'in doğal fermantasyonla ürettiği ürünlerin 8-9 ay mahzenlerde olgunlaştığını hatırlatan Yıldız, iç tüketimin artmasının üreticiye ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacağını ifade etti. Son olarak zeytinyağında artan tağşiş üretimine dikkat çeken Yıldız, merdiven altı üretimlerin hem üreticiye hem de tüketiciye zarar verdiğini belirterek, vatandaşları güvenilir markaları tercih etmeleri konusunda uyardı. Tarım ve Ticaret Bakanlıklarının denetimlerinin arttığını da sözlerine ekledi.

"Bursa modeli, Türkiye'ye örnek olacak" Haber

"Bursa modeli, Türkiye'ye örnek olacak"

Bursa Büyükşehir Belediyesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası, Bursa Teknik Üniversitesi ve Bursa Planlama Ajansı iş birliğiyle ‘Değişimin Eşiğinde' temasıyla hazırlanan Dünya Şehircilik Günü 49. Kolokyumu, alanında uzman isimlerin katıldığı paneller, oturumlar, bildiriler, forumlar, çalıştaylar ve sergilerle devam ediyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de moderatörlüğünü Yaman Kaya'nın yaptığı ‘Bursa Yerel Oturumu' paneline konuşmacı olarak katıldı. En başta ülkedeki planlama anlayışının konuşulması gerektiğini söyleyen Başkan Bozbey, Cumhuriyet'in ilk yıllarından 1950'ye kadar olan kısımda devletin örnek alınacak şehir planlaması çalışmaları yaptığını, 1950'den sonra ise ciddi sorunlar yaşandığını dile getirdi. 1960'tan sonra Bursa'nın geleceğinin de şehir plancılığı açısından değiştiğini belirten Bozbey, yoğun göçler ve kaçak yapılaşmayla birlikte Bursa'nın çehresinin tamamen değiştiğini ifade etti. Dağdan bakıldığında artık ‘Yeşil Bursa' değil ‘Gri Bursa' görüldüğünü anlatan Başkan Bozbey, "Plan, aslında birçok şey ifade ediyor. Planlama anlayışımızı geliştirmediğimizde, kentleri insanların yaşamaktan zevk alacağı mekanlara dönüştürmedikçe halkı mutlu edemeyiz. Bursa'nın nüfusu şu anda 3.3 milyona ulaştı. Bizler günlük verileri ele alarak Bursa'nın geleceğini planlamak gerektiğinin şart olduğunu söylüyoruz. Bursa bu zamana kadar hep yatay büyümüş. Alternatif ulaşım alanları oluşturulamamış. Ovayı koruyalım derken başka yerler kaçak inşaatlara teslim edilmiş" diye konuştu. "Planlamalar, bütüncül bakış açısıyla yapılmalı" Bursa'nın nüfusu artarken su konusu da planlanmadığı için bugün su sıkıntısı yaşandığına dikkat çeken Başkan Bozbey, verilerin 1998 yılından itibaren kentteki yağış miktarının azaldığını gösterdiğini dile getirdi. Başkan Bozbey, "Marmara Bölgesi'ne 30 milyon insan yığıldı. Şimdi müsilaj gibi konulardan bahsediyoruz. Şehir ve ülke planlamasının aslında bütüncül bir bakış açısıyla yapılması gerektiğini gösteriyor. Bursa'yı planlarken, Bursa'nın çevresindeki etkileri de göz önüne almalıyız. Marmara'yı da bütüncül bir şekilde ele almalıyız. Böyle yapılırsa Bursa da, diğer kentler de kazanır ve insanlar mutlu olur" dedi. "Bizler bir ‘Kent Anayasası' oluşturuyoruz" Göreve geldikten sonra Bursa Planlama Ajansı'nı kurduklarını hatırlatan Başkan Bozbey, ilerleyen süreçte Türkiye'de örneği olmayan Akademik Danışma Kurulu'nu oluşturduklarını söyledi. Böylelikle planlama süreçlerinin sadece başkana veya siyasi iradeye bağlı kalmadığının altını çizen Başkan Bozbey, toplumun büyük kesiminin de kentin geleceğine katkı sağlamış olduğunu dile getirdi. Bursa'yı uzun vadeli planlamak zorunda olduklarını belirten Başkan Bozbey, "2050 vizyonlu 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı'nı hazırlarken vatandaşlarla, sanayicilerle, akademik odalarla, sivil toplum kuruluşlarıyla konuşuyoruz. Uzlaşı kültürüyle herkesin sözünün yer aldığı bir 'Kent Anayasası' hedefliyoruz. 17 sektörel çalışma gurubu kuruldu. Her bir sektörle ilgili arkadaşlarımız yoğun bir çalışma yaptılar. Her bir sektörle bir araya gelip son aşamada yine değerlendirme aldılar. İnternette bir portal oluşturarak herkesin şikayet ve önerilerini dile getirmesini sağlayacağız. Bizler bir ‘Kent Anayasası' oluşturuyoruz. Bu çalışmaya öncelikle Bursalıların sahip çıkması lazım. Ovadaki her kaçak yapı, ovanın katledilmesi demektir. Suyumuzun azalması demektir. Sorunların büyümesi demektir. Biz, güncel veriler üzerinden planı hazırlıyoruz. Bu plana herkesin sahip çıkmasını bekliyoruz" diye konuştu. "Topraklarımızın her bir metrekaresini korumak zorundayız" Yaşanan tüm sorunlarının çözümünün şehir planlamasından geçtiğini aktaran Başkan Bozbey, kentsel dönüşüm uygulamalarında da mahallenin dokusunu bozmamaya, komşuluk ilişkilerinin devam etmesine, kentsel ihtiyaçların giderilebilmesine önem verdiklerini anlattı. JICA ile yürütülen projenin önemli olduğuna vurgu yapan Başkan Bozbey, çalışmalarla birlikte ‘Bursa Modeli' oluşturmaya çalıştıklarını, sanayi bölgelerinin de projeye dahil edildiğini belirtti. Dağ yöresinde toprakların neredeyse üçte birinin üçüncü ele geçtiğine, Yenişehir gibi bölgelerde ise oranın üçte birden fazla olduğuna dikkat çeken Başkan Bozbey, "Tüm bunlara rağmen tarımı desteklemek için çok ciddi gayret sarf ediyoruz. Birçok konuda destek veriyoruz. Aile işletmelerini çoğaltmaya çalışıyoruz. Tarlaların boş bırakılmamasını istiyoruz. Gerekirse ürünü satın alıyoruz. Çiftçi iyi bir gelir elde ederse toprağını da satmayacaktır. Gençlerin de tarıma yönelmesini sağlamalıyız. 2050 vizyonlu Çevre Düzeni Planı'nda kesinlikle tarımın özel bir yeri var. Topraklarımızın her bir metrekaresini korumak zorundayız. Bizler bu anlayışa sahibiz. Biz tarımı, doğayı, havamızı, suyumuzu koruyarak, kentimizi insanların keyifle yaşayacağı bir ortama getirerek süreci yönetmek istiyoruz" dedi. Oturumun ardından Türkiye'nin farklı şehirlerinden kolokyuma katılan belediyelerin şehir planlama temalı stantlarını ziyaret eden Başkan Mustafa Bozbey, çeşitli okulların öğrencileri tarafından hazırlanan sergiyi de gezerek, yetkililerden bilgi aldı.

Başkan Ercan Özel: Bursa Yenişehir Havalimanı büyüyor, gelişiyor Haber

Başkan Ercan Özel: Bursa Yenişehir Havalimanı büyüyor, gelişiyor

Bursa Yenişehir Havalimanı’nın potansiyelini ortaya çıkarmaya yönelik çalışmalar hız kazanıyor. Bursa Hava Yolları Çalışma, İstişare ve Gelişim Grubu Toplantısı Almira Otel’de düzenlendi. Toplantıya; Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel’in yanı sıra Bursa Havayolları Çalışma, İstişare ve Gelişim Grubu Başkanı ve geçmiş dönem milletvekili Mustafa Esgin, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Yıldız, Bursa İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Kamil Özer, Oman Air Yönetim Kurulu Üyesi İlker Aycı ve sektör temsilcileri katıldı. Toplantıda söz alan Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel, Yenişehir Havalimanı’nın hem yolcu hem de kargo taşımacılığı açısından büyük bir ivme kazandığını vurguladı. “Yenişehir Havalimanı bölgenin geleceğidir” Yenişehir Havalimanı’nın son dönemde yürütülen çalışmalarla yeniden canlandığını belirten Başkan Ercan Özel, “Yenişehir Havalimanı 2001 yılında uluslararası statü kazandı ancak yıllarca hak ettiği düzeyde kullanılmadı. Bugün itibariyle 5 farklı ile ve Almanya’daki iki noktaya sefer düzenleniyor ama bu yeterli değil. Potansiyelimizi tam anlamıyla kullanmak zorundayız. Yenişehir, sadece Bursa’nın değil, Marmara Bölgesi’nin havayolu kapısı olmaya adaydır” ifadelerini kullandı. ‘Lojistik merkezi olma potansiyeli yüksek’ Yenişehir’in coğrafi avantajlarına dikkat çeken Başkan Ercan Özel, ilçenin kara, deniz, raylı sistem ve hava yolu bağlantılarıyla güçlü bir lojistik merkez olma potansiyeline sahip olduğunu ifade etti. Başkan Özel şu mesajı verdi: “Lojistik merkezleri açısından gerekli olan dört temel faktörün tamamı Yenişehir’de mevcut. Serbest ticaret bölgesi ve kargo üssü kurulması yönünde planlamalar yapıyoruz. Çinli firmalar dahi Bursa Yenişehir Havalimanı’nı kullanarak günde 60 kargo uçağı indirmek istiyor. Bu da bölgenin uluslararası ölçekteki cazibesini gösteriyor.” “Doğru yolda olduğumuzu gösteren güçlü mesajlar alıyoruz” Oman Air Yönetim Kurulu Üyesi İlker Aycı’nın toplantıda yaptığı değerlendirmeye de değinen Başkan Özel, Aycı’nın Bursa Yenişehir Havalimanı’nın kargo ve yolcu taşımacılığında üst düzey bir konumda olduğunu belirtmesinin, yapılan çalışmaların doğruluğunu teyit ettiğini söyledi. Başkan Ercan Özel, “Bu açıklamalar bizim için moral ve motivasyon kaynağı oldu. Mücadelemizin, vizyonumuzun ve Yenişehir’in geleceğine yönelik planlamalarımızın ne kadar doğru bir yönde ilerlediğinin en açık göstergesidir.” Yeni uçuşlar yolda Başkan Ercan Özel, yakın zamanda Bulgaristan başta olmak üzere Balkan ülkelerine doğrudan seferlerin başlayacağını da belirterek, “Bu girişimlerin meyvelerini kısa sürede almaya başlayacağız. Yenişehir Havalimanı, sadece Bursa’yı değil tüm bölgeyi dünyaya bağlayacak” dedi. ‘10 yıl sonrasının planını bugünden yapıyoruz’ Yenişehir’in geleceğine yön verecek planlamaların uzun vadeli bir vizyonla hazırlandığını ifade eden Başkan Özel, “Bugün attığımız adımların meyvelerini 10 yıl sonra değil, çok daha kısa sürede alabilmek için koordineli bir şekilde çalışıyoruz. Her şey hazır; yeter ki doğru zamanda, doğru hamleleri yapalım” diyerek sözlerini tamamladı.

Avrupa'nın büyük kentleri, Bursa'da buluşuyor Haber

Avrupa'nın büyük kentleri, Bursa'da buluşuyor

Avrupa'nın önde gelen metropol kentleri ve bölgelerini temsil eden liderleri bir araya getiren Avrupa Metropol Forumu'nun (10. EMA Forumu) düzenlediği ‘Dünya Metropol Zirvesi, İspanya'nın Barselona kentinde başladı. 14-17 Ekim tarihleri arasında yapılan zirve, metropol yönetimlerini geleceğe hazırlayarak ‘2030 sonrası küresel kentsel gündemin' şekillenmesine katkı sunmayı hedefliyor. Zirve kapsamında dünyanın dört bir yanından belediye başkanları, metropol liderleri ve siyasi temsilciler bir araya gelerek konut krizi, kapsayıcı hareketlilik, iklim uyumu, dijital dönüşüm ve su yönetimi gibi öncelikli alanlarda ortak çözümler geliştiriyor. Zirvenin ana teması ise küresel ölçekte kentleri derinden etkileyen konut krizi olurken, su krizi ile dijitalleşme ve yapay zeka konuları da alt temalar olarak ele alınacak. 2026'da zirveye Bursa ev sahipliği yapacak Toplantıda forumun 2026 yılı ev sahipliği konusu da görüşüldü. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in teklifi üzerine önümüzdeki yıl EMA Forumu'nun Bursa Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleştirilmesi oy birliğiyle kabul edildi. Siyasi temsilcilerle üst düzey toplantı Başkan Mustafa Bozbey, zirvenin ilk günü Barselona Belediye Başkanı Jaume Collboni'nin ev sahipliğinde düzenlenen ‘Siyasi Temsilcilerle Üst Düzey Toplantı' oturumuna katıldı. Metropol yönetişimi, konut krizi ve iş birliği mekanizmalarının görüşüldüğü toplantıda, Başkan Bozbey tarafından Marmara Bölgesi'nin metropol ölçeğinde yaşadığı sorunlar ve çözümler dile getirildi. "Marmara'nın geleceğini konuşmak, Avrupa'nın geleceğini konuşmaktır" Toplantının ikinci günü yapılan ‘Metropol yönetimi ve konut politikaları' temalı açılış programında konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa ve İstanbul'un da aralarında bulunduğu 6 büyükşehir ve 25 milyonu aşkın nüfusa ev sahipliği yapan Marmara Bölgesi'ni temsil ettiğini hatırlattı. Marmara'nın Türkiye ve bölge için önemini anlatan Başkan Bozbey, "Osmanlı Cihan Devleti'nin üç başkenti Bursa, Edirne ve İstanbul'a ev sahipliği yapan Marmara Bölgesi, geçmişte olduğu gibi bugün de doğu ile batı arasında güçlü bir köprüdür. Limanları, boğazları, ulaşım hatları ve üretim merkezleriyle Marmara, Avrupa ile Asya arasında bir geçit; küresel ticaretin, üretimin ve hareketliliğin kavşak noktasıdır. Marmara'nın geleceğini konuşmak, aslında Akdeniz Havzası'nın ve Avrupa'nın geleceğini konuşmaktır" dedi. "Ortak hareket etmek bir zorunluluktur" Marmara Denizi'nde yaşanan müsilaj krizi, yapılan çalışmalar ve yapılması gerekenler hakkında da bilgi veren Başkan Bozbey, 3.3 milyon nüfusa sahip Bursa'nın Marmara'nın İstanbul'dan sonra ikinci, Türkiye'nin ise dördüncü büyük metropol kenti olduğunu hatırlatan Başkan Bozbey, "Hem üretimin hem yaşam kalitesinin hem de kültürel mirasın dengelendiği bir kent modelidir. Ancak şunu da biliyoruz ki hiçbir kent; konut krizini, iklim risklerini ya da dijital uçurumu tek başına aşamaz. Ortak hareket etmek artık bir tercih değil, bir zorunluluktur. Sorunlarımızı, stratejik politika önerilerimizi ve dayanışma çağrımızı ulusal ve uluslararası kurumlar nezdinde görünür kılmak hepimizin sorumluluğudur" diye konuştu. "Bir sonraki EMA Forum'a Bursamızda ev sahipliği yapmaya hazırız" Deprem riski ve iklim krizinin gölgesinde yaşayan Marmara halkı için, konut güvenliğinin aynı zamanda yaşam hakkı olduğunu ifade eden Başkan Bozbey, "Biz bu yüzden, hem afetlere dayanıklı hem de insana yakışır yaşam çevreleri kuruyoruz. Küresel ölçekte adil, kapsayıcı ve dirençli kentlerin geleceği, tıpkı Marmara örneğinde olduğu gibi, bölgesel dayanışmadan geçiyor. Bu nedenle sizleri, Marmara'nın kalbi olan Bursa'da ağırlamaktan büyük mutluluk duyacağız. Bir sonraki EMA Forum'a Bursamızda ev sahipliği yapmaya hazırız. Birlikte düşünmek, birlikte üretmek, birlikte iyileştirmek için" dedi.

Marmara bölgesinin ilk zeytinyağı sıkımı gerçekleşti Haber

Marmara bölgesinin ilk zeytinyağı sıkımı gerçekleşti

Tarımsal üretimin temelini zeytinin oluşturduğu İznik ilçesinde bu seneki zeytin hasadının ardından ilk zeytinyağı sıkımı da gerçekleşti. Bursa'da yetiştiriciliği yapılan tarım ürünleri içinde en çok alanı kaplayan, en fazla üreticiye sahip ve tarımsal ürünler içinde gayrisafi milli hasılaya katkısı en yüksek ürün olan zeytinyağının ilk sıkımı el değmeden gerçekleşti. 10 yıldır bu meslekte bulunduğunu belirten zeytinyağı fabrikası kurucularından Oğuz Yıldırım, "Kısmetse bu yıl 11’inci sezonunu yaşayacağız. Bu zeytinyağı sıkımı normal bir tarih değil, erken bir tarihtir. Şu anda Marmara bölgesinde ilk zeytinyağı üretimini biz gerçekleştiriyoruz diyebilirim. Biz ona ilk hasat ismini verdik. İlk hasat zeytinyağı üretimimizi yapıyoruz. Bunu eylül ayının 15’i ile 30’u arasında gerçekleştiriyoruz. Normalde bu çok erken bir tarihtir. Biz sofralık zeytin üretici olduğumuz için, Ekim 15 veya Kasım ayı itibarıyla zeytinyağı üretimi gerçekleştiriliyor. Biz bunu Eylül ayına çekerek, kaliteli zeytinyağı üretmek istiyoruz. Çünkü erken hasattan yapılan bu zeytinyağlarının polifenol değeri yüksek oluyor. Dünya standartlarının üzerinde, ödüllük zeytinyağı üretiyoruz. Bu hasat zeytinyağı sıkımından sonra dinlenmeye alınacak. Dinlendikten sonra filtrasyon işlemini gerçekleştireceğiz. Gelecek sezona kadar satışını gerçekleştireceğiz" diye konuştu. "Bu yıl sofralık zeytin daha çok" Bu ilk üretimlerde verimin yaklaşık 10 kilo zeytinden 1 litre zeytinyağı olacak şekilde gerçekleştiğini belirten Yıldırım, "Bu zeytindeki yüzde yağ oranına 8 kilodan veya 12 kilodan olarak bölgedeki olgunluğa göre değişiklik gösteriyor. Genel rekolteye bakacak olursak, yağlık zeytin olarak bu yıl daha rekolte olacak diye düşünüyoruz. Geçtiğimiz yıl yüzde 80 yağlık zeytin, yüzde 20 sofralık zeytin hasadı vardı. Çok iyi bir sezon geçirdik. Bu yıl ise yüzde 80 sofralık, yüzde 20 ise yağlık olarak değerlendirilecektir" diye konuştu. "Zeytinyağında ‘paçal’ oyunu" Zeytinyağında da fiyat kırmak için karışımlar yapıldığını belirten Yıldırım, "Bunun adına paçal denmektedir. Paçal yapılan zeytinyağları ucuza satılır. Zeytinyağına zeytinyağı karıştırılarak üretilir. Kusurlu zeytinyağı ile kusursuz zeytinyağı karıştırılarak fiyat düşürülür. Biz sadece natürel ve kaliteli zeytinyağı üretimi yapıyoruz. Herhangi bir karıştırma söz konusu bile olmamaktadır. Ayrıca bizim burada, zeytinlere sadece toplanırken el değiyor. Daha hiç el değmeden makine hattında tüketilebilir zeytinyağı ortaya çıkıyor. Tamamen kapalı sistem olarak üretim gerçekleştiriyoruz" şeklinde konuştu. "Türkiye’nin her yerinde en iyi zeytinyağını üretmek mümkün" Zeytinyağında en değerli olanın ilk üretilen bu hasat olduğunu ifade eden Yıldırım, "Hasat arttıkça üretim maliyetleriyle birlikte zeytinyağı fiyatları da ona göre düşüyor. Özümde milliyetçiyimdir. Ancak çok bölgeci davranamam. Çünkü kaliteli zeytinyağı Türkiye’nin dört bir yanında üretilebilir. Yeter ki, zeytinin doğru yetiştirilmesi, doğru toplanması ve zeytinyağının doğru üretilmesi gerekiyor. Hangi bölgede yetiştiği değil, nasıl yetiştirilip, nasıl işlendiğiyle alakalı bir şeydir. Çok güzel güzel bir zeytini çok kötü bir işlemle, çok kötü bir zeytinyağı elde edebilirsiniz. Bence Türkiye’nin bütün bölgelerinin zeytinyağları güzel, yeter ki doğru yetiştirilip doğru işlensin" dedi. "Biz sofralık zeytinden, zeytinyağı üretiyoruz" Zeytinyağlarının özelliğinin, sofralık zeytinden zeytinyağı üretiminden kaynaklandığını belirten Yıldırım, "Sofralık zeytinlerin küçük tane boyutundayken toplanmasıyla üretilen bir hasattır. Dolayısıyla çok kaliteli bir zeytinyağı elde ediyoruz. Bizim asit oranlarımız diğer bölgelere göre daha düşüktür. Çünkü zeytinlerimiz çok bakımlı, sofralık zeytinden üretim yaptığımız için kaliteli zeytinyağı elde etmiş oluyoruz. Biz bu yıl, kendi zeytinyağlarımızla uluslararası 4 altın madalya, Türkiye’de ise 1 altın madalya kazandık" diye ifade etti. "Dünyanın dört bir yanına zeytinyağı gönderiyoruz" Kaliteli zeytinyağını herkesin fark ettiğini belirten Yıldırım, "Burada ürettiğimiz farklı markalardaki zeytinyağlarını, İngiltere, Almanya, Avusturya gibi Avrupa’nın dört bir yanına gönderiyoruz. Çok yakında, kendi markamızla İsviçre’ye ihracatımız olacak. Dünya’nın dört bir yanına göndermeye çalışıyoruz" diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.