SON DAKİKA
Hava Durumu

#İsviçre

YENİŞEHİR YÖREM - İsviçre haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İsviçre haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Türkiye'de tek ve 40 yıldır gözü gibi bakıyor Haber

Türkiye'de tek ve 40 yıldır gözü gibi bakıyor

İngiltere'de uzun yıllar eşiyle tekstil işiyle uğraşan Sönmez, çevresinde klasik otomobil merakıyla biliniyor. Rolls Royce'dan 6 model, Mercedes'ten birkaç model aracı bulunan Sönmez'in en çok sevdiği araçlarından biri de dünyada çok nadir bulunan 21 camlı Volkswagen Samba. "Yenge satmıyor" 1966 model bu aracı 40 yıl önce alırken çok zorlandığını dile getiren Sönmez, şunları söyledi: "40 yıl önce Hürriyet Mahallesi'nde gördük, çok bakımsızdı. Sahibini bulduk satmadı. Sürekli almayı istedik, görüştük ama bizi hep "yenge satmıyor" diye geri çevirdi. Bir gün karar verdik farklı yaklaşmak üzere plan yaptık. Yoksul gibi giyindik. Dağ köylerinden yumurta toplayıp şehirde satacağız, iş yapacağız ekmek parası için satın dedik. Bu sefer yenge 'tamam, çocuk iş yapacak madem satalım' dedi. Bugünün parasıyla 55 bin liraya aldık ama çok bakımsızdı." Benzinli motoruyla dikkat çekiyor Benzinli motora sahip Samba'yı bugüne kadar 3 kez toplattıklarını anlatan Sönmez, "21 camlı ve üste açılıyor. Dünyada çok az üretilmiş zamanında ve şu anda nadir bulunuyor. Türkiye'de ise tek, sadece bende var" dedi. Yurtdışında 120 bin Euro'ya satılıyor Yurt dışında iyi halde olanlarının 100 ila 10 bin avro arasında değiştiğini vurgulayan Sönmez, "Türk parasıyla 5 milyon lirayı geçiyor. Belçika'da 120 bin avro civarında. Bunu Türkiye'de Volkswagen etkinliklerinde bile göremezsiniz. Orijinal 21 camlı yok piyasada. İsviçre'de Almanya'da doğ gezisi yaparken bununla görememişler araç içinden yukarıyı. 21 camlı o yüzden yapmışlar. Alpler'i rahat görsünler diye yapılmış ve üzeri açılmış. Bir yıl üretilmiş zamanında, en az üretilen modellerden biri." diye konuştu. Sönmez, Bursa'da şehir içinde kullanmanın son derece zor olduğunu belirterek, "Görenler hayranlıkla bakıyor, izliyor. Trafikte giderken sürücüler önüne değil bizim araca bakıyor. Seviyorum bu aracımı. Kullanması, motor sesi, klasik yapısıyla farklı benim için" ifadesini kullandı.

İsviçre sofralarını süsleyen zeytinde bu yıl kalite yüksek Haber

İsviçre sofralarını süsleyen zeytinde bu yıl kalite yüksek

Gemlik'in Katırlı Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hulusi Bayrak, 44 yıllık kooperatif olduklarını, Katırlı Dağları ve eteklerinden topladıkları zeytinlerinin kendisine özgü aroması ve lezzetiyle ilgi gördüğünü söyledi. Zeytinlerinin lezzetinde topladıktan sonra işleme aşamasının da önemli rol oynadığına dikkati çeken Bayrak, "Katırlı'da yılda yaklaşık 5 bin ton zeytin üretiliyor. Sadece bu bölgenin zeytinini işliyoruz. Türkiye'nin dört bir yanına gönderim sağlıyoruz. Bizim zeytinimizi yiyen bir daha vazgeçemiyor. İhracat konusunda sadece İsviçre'ye ürün gönderiyoruz. Yılda 50 ton gidiyor yurt dışına. Çok talep var yurt dışından ancak iç piyasayı önemsediğimiz için geri çeviriyoruz" dedi. Bu yıl zeytinde "yok yılı" olduğunu vurgulayan Bayrak, şöyle konuştu: "Geçen yıla göre verim yüzde 30 civarında. Katırlı Mahallesi genelinde bin 500 ton civarında ancak üretim olur. Bunun da yüzde 50'si yağlık olur. Sinek zararı da bu yıl biraz var. Yani geçen yıllara göre bu yıl ürünümüz az olacak. Bazı yerler var çok temiz ürün çıkıyor. Alımlara başladık hasat sürüyor. Yine Katırlı zeytinini sevenleri üzmeyecek şekilde talepleri karşılamaya çalışacağız." Ürünü yağışlar kurtardı Bayrak, Katırlı'da sulama yapılmadığını, doğanın verdiği suyla zeytinlerin yetiştiğini belirterek, "Kooperatife ait 21 dönümlük bahçe de sulanmıyor. Son dönemlerdeki yağışlar olmasaydı bu bahçeden iyi ürün alamayacaktık. Kendi bahçemizden 4-5 ton ürün bekliyoruz" dedi. Hem yok yılı hem de kuraklık derken sezona temkinli girdiklerini anlatan Bayrak, "Bölgemizde kuru tarım yapıldığı için yağışlar önemli. Son dönemlerde Bursa'daki etkili olan yağışlar Katırlı Dağları'nda da yağdı ve zeytini kurtardı. Son yağışlarla birlikte zeytin tane yaptı. Rekolte az ama kalitemiz çok iyi. Dolgun ve iri zeytin hasat edeceğiz. Kasım sonuna kadar hasat sürer" diye konuştu.

Katırlı Dağları'ndan İsviçre sofralarına Haber

Katırlı Dağları'ndan İsviçre sofralarına

Bayrak, 1998 yılına kadar birçok firmanın kooperatiften zeytin alıp işlediğini belirterek, "Bizden alıyorlar ürünü ve güzel kazanıyorlar. Çünkü bizim ürünlerimiz adeta yok satıyor. Biz de kendimiz işleyelim, zeytinimizden kendimiz kazanalım istedik ve yola koyulduk," dedi. Dalından sofraya kooperatif üretimi Katırlı Mahallesi'nde 150 hane ve 200 ortak bulunduğunu ifade eden Bayrak, ürünleri öncelikle kendi ortaklarından, ihtiyaç halinde ise çevre mahallelerdeki güvenilir üreticilerden temin ettiklerini söyledi. Zeytinlerin güneye bakan yamaçlarda yetiştiğini vurgulayan Bayrak, "İyi bir lezzet ve aroma yakaladık. Bu lezzeti sürdürmemiz gerekiyor. Kuru tarım yapıyoruz, doğanın verdiği suyla üretiyoruz. Genelde şarküteriler alıyor bizden. Ambalajlamayı ve satışı da kendimiz yapıyoruz," dedi. Bayrak, iyi bir zeytinin yetiştiği yer kadar işlenme aşamasının yani mutfağının da önemli olduğuna dikkati çekerek "Ben kendim ambalajlıyorum ve kendim satıyorum. Dalından sofraya tüm aşamalar kooperatifimizden geçiyor." dedi. Yılda 5 bin ton üretim, 50 ton ihracat Katırlı'da yılda yaklaşık 5 bin ton zeytin üretildiğini belirten Bayrak, bu ürünlerin neredeyse tamamının kooperatif tarafından işlendiğini söyledi. Yurt dışından yoğun talep aldıklarını ancak yalnızca İsviçre'ye ihracat yaptıklarını belirten Bayrak, "Yılda 50 ton gönderiyoruz. Almanya, Fransa gibi ülkeler de istiyor ama biz iç piyasayı da ihracatı da dengeli tutmaya çalışıyoruz. Şimdilik İsviçre yeterli," dedi. "Almanya'ya evet desek iç piyasaya ürün kalmaz" Almanya'dan gelen taleplere olumlu yanıt vermeleri halinde iç piyasaya ürün kalmayacağını ifade eden Bayrak, "Benim vatandaşım kıymetli. Ürün yetiştirememem iç piyasa bir tane yiyemez. Bu toprakların eşsiz lezzeti ve aromasını neden yabancılar yesin," dedi. Zeytinleri doğal yöntemlerle işlediklerini vurgulayan Bayrak, "Aromasının sırrı belki burada gizli. Yabancı madde, kimyasal yok içinde. Koruyucu kullansak bu aromayı alamayız. Zeytin bir yıl sonra ekonomiye kazandırılabiliyor. 8 ay bekliyor, sonra imalata alıyorsunuz, ardından pazara sunuyorsunuz," diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.