SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bursa Uludağ Üniversitesi

YENİŞEHİR YÖREM - Bursa Uludağ Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bursa Uludağ Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kestane Büyükşehir'le filizleniyor Haber

Kestane Büyükşehir'le filizleniyor

Bursa’da kırsal kalkınmanın sağlanması amacıyla fide-fidan temininden kaliteli üretimin sağlanmasına, ekipman desteğinden ürünlerin satış ve pazarlamasına kadar her alanda çiftçilere katkı sunan Büyükşehir Belediyesi, kente özgü tarım ürünlerinin tanıtılması ve gelecek nesillere aktarılması için çalışmalarını sürdürüyor. Kestanede yaşanan sorunlar konuşuldu Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentin simge ürünlerinden kestanenin topraktan sofraya uzanan yolculuğunda yaşanan sorunları konuşmak, bilimsel ve teknik ihtiyaçları değerlendirmek ve ürünü geleceğe en sağlıklı şekilde taşıyacak adımları belirlemek amacıyla ‘Bursa Kestanesinin Geleceği’ panelini düzenledi. Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’ndeki programa, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Büyükşehir Belediyesi yöneticileri, akademisyenler, kamu kurumlarının temsilcileri, üreticiler ve sektör paydaşları katıldı. Program öncesinde, katılımcılara pişmiş kestane, kestaneli sarma, kestaneli kurabiye, kestane şurubunda kabak tatlısı, kestane şekeri, kestane çorbası gibi lezzetler ikram edildi. "Bursa kestanesini yeniden kazanmalıyız" Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, 70’li yıllarda Fidyekızık’ta dahi çok fazla kestane alanı bulunduğunu, ancak zamanla kestanenin yok oluşuna tanıklık ettiklerini söyledi. Kestane şekeriyle ünlü olan Bursa’nın artık dışarıdan kestane alır hale geldiğini vurgulayan Başkan Mustafa Bozbey, "Bu durum Bursa’ya yakışmıyor. Bursa’da yetişen kestanelerin, diğer bölgelerdeki kestanelerden daha lezzetli ve kaliteli olduğu anlatılıyor. Tekrar bu duruma dönmemiz gerekiyor. Büyükşehir Belediyesi ve diğer kurumlar olarak bilimsel veriler ışığında çalışarak Bursa kestanesini yeniden kazanmalıyız. Bu konuda geçen yıl önemli bir adım attık ve süreci devam ettiriyoruz" diye konuştu. "Bursa'nın kestanesini tüm dünyaya duyuracağız" Çin’de bir buçuk milyon ton, Japonya’da 720 bin ton kestane üretildiğini hatırlatan Başkan Mustafa Bozbey, Türkiye’nin ise 75 bin ton civarında kaldığını vurguladı. Bursa’da ise kestane üretiminin 3 bin 500 tona kadar düştüğünü dile getiren Başkan Mustafa Bozbey, "Bursa Kestanesi, Kasım 2017’de AB Coğrafi İşaret Tescili aldı. Bu yüzden kestaneye kent yöneticileri ve üreticiler olarak sahip çıkmalıyız. Her zaman üreticilerimizin yanındayız. Üreticilerimize kestane fidesi dağıtıyoruz ve dağıtmaya devam edeceğiz. Bursa’nın markası olan kestane üretimine destek olmak bizlerin sorumluluğudur. Bursa’da tekrar tonajı yükseltmeliyiz. İnşallah alacağımız tedbirler ve uygulamalarla Bursa’nın kestanesini tüm dünyaya duyuracağız" dedi. Panelin ilk bölümünde Bursa kestanesinin mevcut durumu, üretimdeki zorluklar, sorunlar ve talepler ele alındı. Moderatörlüğünü Bursa Uludağ Üniversitesi’nden (BUÜ) Prof. Dr. Cevriye Mert’in yaptığı birinci oturumda, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ‘İklim değişiklikleri ile oluşabilecek riskler’, BUÜ’den Doç. Dr. Himmet Tezcan ‘Kestane hastalıkları ve mücadelesi’, Bursa Teknik Üniversitesi’nden (BTÜ) Prof. Dr. Oğuzhan Sarıkaya ‘Kestane gal arısı ile alternatif savaş yöntemleri’, Bursa İl Tarım Müdürlüğü’nden Dr. Kıymet Senan Savaş ‘Kestane zararlıları ve mücadelesi’, Orman Bölge Müdürlüğü’nden Orman Yüksek Mühendisi Özden Açıcı ‘Biyolojik mücadele ve toplama alanlarındaki güvenlik önlemleri’, üretici Ertuğrul Sünel ‘Üretimde yaşanılan sorunlar ve talepler’ hakkında bilgi verdi. Panelin ikinci oturumunda ise ‘Bursa kestanesinin değeri ve alternatif kullanım alanları’ konuşuldu. Moderatörlüğünü BUÜ’den Öğr. Gör. Fatih Yıldırım’ın yaptığı oturumda, Mudanya Üniversitesi’nden Dr. Gülşen Özduran ‘Kestanenin sağlık ve beslenme ürünlerinde kullanımları’, Bursa Aşçılar Derneği’nden Oktay Gülbahar ‘Gastronomide yenilikçi kullanımlar’, Kardelen Kestane Yöneticisi Ebru Aygün ‘Kestane şekerinin coğrafi işaret süreci’, Artizan Fırın’dan Hakan Aydın ‘Endüstriyel ve tarımsal üretimler’, ‘Fasulyeli’den Emir Topuk ‘Yemeklerde geleneksel kullanım alanları’ konularında bilgilendirme yaptı.

Akademi ve iş dünyası ULUTEK'te bir araya geldi Haber

Akademi ve iş dünyası ULUTEK'te bir araya geldi

Toplantıda Ar-Ge odaklı üretimin geliştirilmesi, akademi-sanayi etkileşiminin kurumsallaştırılması, yeşil mutabakatın sektörlerde oluşturduğu dönüşüm ve Bursa’nın ihtiyaç duyduğu yeni teknoloji ekosisteminin nasıl şekillendirilmesi gerektiği kapsamlı bir biçimde ele alındı. ULUTEK Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz, araştırma üniversitelerinin Türkiye’nin kalkınma vizyonundaki yerine dikkat çekerek ULUTEK’in bu noktadaki misyonunu şu sözlerle ifade etti; "Üniversitemiz araştırma üniversitesi unvanıyla büyük bir sorumluluk taşıyor. Bu sorumluluğun sanayi ile bütünleşmesini sağlayan en önemli yapılardan biri teknokentlerdir. ULUTEK olarak hem üniversitemizi hem de teknokent firmalarımızı aynı platformda buluşturan mekanizmaları güçlendiriyoruz. Bugün burada yaptığımız gibi, tarafları bir araya getirmek önemli; fakat daha önemlisi bu iş birliğini sürdürülebilir kılacak sistematik bir yapı oluşturmak. Her iş birliğinin mutlaka bir projeye, bir çıktı ya da katma değere dönüşmesi gerektiğine inanıyoruz. Bursa’nın Ar-Ge kapasitesini büyütmek için bu dönüşümü birlikte inşa etmek zorundayız." Programda söz alan Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Akpınar, üniversitenin araştırma üniversitesi kimliğini güçlendirmek için yürüttükleri faaliyetleri belirterek, "Güçlü bir sanayiye sahip olan Bursa’da araştırma üniversitesi olarak daha üst sıralarda yer almak için yoğun bir çaba gösteriyoruz. Bu dönem özellikle Ar-Ge’ye yatırım yapan firmalarla sistematik bir çalışma yürütüyoruz. Her hafta firmalarımızla bir araya geliyor, çıktı odaklı ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Bu görüşmelerde Avrupa Birliği projelerini nasıl artırabileceğimizi, yayınlarımızı nasıl güçlendirebileceğimizi ve firmaların akademiyle hangi durumlarda iş birliği kurabileceğini değerlendiriyoruz. Hocalarımızla birlikte sanayiye daha çok yaklaşmak, akademisyenlerimizi sanayinin ihtiyaçlarıyla daha sık buluşturmak ve bu etkileşimi somut projelere dönüştürmeyi hedefliyoruz. Bu kapsamda bu değerli organizasyon için ULUTEK Yönetimine teşekkürlerimizi sunarız" şeklinde konuştu. Bursa Uludağ Üniversitesi Ar-Ge Koordinatörü Prof. Dr. Esra Karaca üniversitenin araştırma üniversiteleri arasında yer almasının getirdiği sorumluluk ve avantajlara vurgu yaptı. Ar-Ge’nin sürdürülebilir kalkınmanın en kritik unsurlarından biri olduğunun altını çizen Prof. Dr. Karaca, "Üniversite olarak hem ulusal hem de uluslararası arenada yenilikçi projeler üretme kapasitemizi her geçen yıl artırmayı çabalıyoruz. Araştırma üniversitesi statümüz, sanayi ile iş birliğini güçlendiren, bilgi ve teknoloji transferini hızlandıran önemli bir itici güçtür" dedi. Üniversite-sanayi etkileşiminin, bölgesel ve ulusal ekonomiye yüksek katma değer sağlayacağını belirten Prof. Dr. Karaca, ULUTEK ile yürütülen çalışmaların bu açıdan büyük önem taşıdığını ifade etti. BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, hem sanayinin gelişimi hem de nitelikli insan kaynağının yetişmesi için üniversitelerle yakın çalıştıklarını belirterek, "Üniversite-sanayi iş birliğini güçlendirmek için komitelerimiz ve çalışma gruplarımızla ortak mekanizmalar kuruyoruz. Asıl ihtiyacımız olan şey; bu etkileşimi düzenli, periyodik ve yapısal bir modele dönüştürmek. Üniversitelerimizle sanayicilerimizi daha sık ve daha planlı biçimde aynı masada buluşturursak Bursa'nın rekabet gücünü çok daha hızlı artırabiliriz" diye konuştu. Küresel dönüşümün sanayi yapısını yeniden şekillendirdiğine dikkat çeken BİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı İdris Doğrul, "Bugün artık üniversite-sanayi iş birliğini çok daha net konuşmamız gereken bir dönemdeyiz. Yeşil Mutabakat’ın gereklilikleri ve önümüzdeki dönüşüm dalgası, mevcut iş modellerimizin tamamını etkiliyor. Son 3-4 yıldır teknolojide ve iş süreçlerinde ciddi bir kırılma yaşıyoruz. Bu dönüşümün sağlıklı yönetilebilmesi için ekosistemi güçlendirmemiz, akademik dünyanın bilgi birikimini sanayiye daha etkin şekilde aktarmamız gerekiyor. Sanayici olarak bazı konuları anlatmakta zorlanıyoruz; bu nedenle ihtiyaçların doğru tanımlandığı, sektörlerin doğru yönlendirildiği bilimsel bir kurula veya koordinasyon mekanizmasına ihtiyaç var" dedi. Ekosistemin bütün paydaşları içine alan kapsayıcı bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirten TÜMKAD Başkanı Ülfet Öztürk ise, "Üniversite, sanayi ve kamu birlikte hareket ettiğinde gerçek bir dönüşümden söz edebiliriz. Güçlü bir ekosistem olmadan sürdürülebilir gelişim sağlamak mümkün değil" ifadelerini kullandı. ULUTEK Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz’ün ev sahipliğinde düzenlenen programa; Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Akpınar, BUÜ Ar-Ge Koordinatörü Prof. Dr. Esra Karaca, Bursa Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, Bilişim Sektörü İş İnsanları Derneği (BİSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı İdris Doğrul, Tüm Mühendis Kadınlar Derneği (TÜMKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ülfet Öztürk ve BUÜ Mühendislik Fakültesi bölüm başkanları katılım gösterdi.

Osmangazi’de 7’den 70’e felsefe yolculuğu başladı Haber

Osmangazi’de 7’den 70’e felsefe yolculuğu başladı

Osmangazi Belediyesi, Osmangazi Kent Konseyi ve Bursa Felsefe Kulübü işbirliği ile ‘Şadırvanlı Han Felsefe Konferansları’, Dünya Felsefe Günü’nde başladı. Her ay farklı konuların felsefi bakış ile uzmanlar tarafından değerlendirileceği panelin ilki Şadırvanlı Han’da Bursalılar ile buluştu. Bursa Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Felsefe Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Becermen moderatörlüğünde felsefe öğretmenleri Nurcan Özdağlı ve Petek Tokyürek, ‘Felsefe nedir?’ sorusu etrafında önemli noktalara değindi. "Felsefe insanın olmazsa olmazıdır" Felsefenin her şeyden önce bir eleştirel düşünce biçimi olduğunun altını çizen Prof. Dr. Metin Becermen, "Bir anlamda felsefe, olan bitene, sanatsal, bilimsel bakıştan farklı bir bakışı dile getiren bir düşünce biçimi olarak değerlendirilebilir. Felsefe, eleştirebilirliği ile birlikte bir anlamda yıkımı, diğer anlamda da bir düşünceyi inşa etmek demek" dedi. Felsefeyi hayatı anlamlandırma çabası olarak tanımlayan Nurcan Özdağlı da, "İnsan doğası gereği sosyal bir varlıktır. Felsefeyi kabaca düşünmek olarak görürsek, insanın olmazsa olmazıdır. Toplumsal olarak da olmak zorundadır. Çünkü kuralların nasıl konulacağı, yönetimin nasıl olacağı gibi her konuda felsefe vardır. Felsefe, topluma sevdirilmelidir" diye konuştu. Panelde görüşlerini paylaşan Petek Tokyürek ise, "Bunca kişinin burada toplanmasının tek bir sebebi var. Hala içimizde duyduğumuz sorulara bir cevap arayışı. İnanın, buradaki herkes bunun peşinde olduğu için, bu ortamların arayışı içerisinde" yorumunda bulundu. "Herkesin felsefe ile ilgilenebildiği, sevebildiği bir altyapı oluşturma amacındayız" Konferansın başlangıcının Dünya Felsefe Günü’nde yapıldığını ve etkinliklerin her ay olmak üzere önümüzdeki bir yıla yayılacağını kaydeden Osmangazi Kent Konseyi Genel Sekreteri Sosyolog Mutlu Çınar, amaçlarının herkese felsefeyi sevdirmek olduğunu dile getirdi. Çınar, "Aralık ayında Dünya Hakları Günü’ne felsefi pencereden bakış ile devam edeceğiz. Ocak ayında da Dünya Mantık Günü’nde yine mantık yaklaşımına felsefi bir dokunuş ile sürecek. Bu etkinlikleri bir yıla yaymayı istiyoruz. Bunu yaparken de Osmangazi Belediyesi’nin geçmiş yıllarda yaptığı çocuklara felsefeyi sevdiren çalışmalar ile beraber 7’den 70’e herkesin felsefe ile ilgilenebildiği, sevebildiği bir altyapı oluşturma hedefindeyiz" açıklamasını yaptı. Bursa Felsefe Kulübü Başkanı Gürkan Kaya da, Osmangazi Belediyesi, Osmangazi ve Kent Konseyi işbirliği ile kent kültürü ve kentlilik bilincinin oluşması noktasında kentin böylesine bir tarihi dokusunda felsefenin yaşayan bir etkinlik olması için adımlar attıklarını dile getirdi. Felsefenin ortaya çıkışının, öneminin ve gerekliliğinin esas alındığı paneli Bursalılar da dikkatle takip etti. Prof. Dr. Metin Becermen, Sosyolog Mutlu Çınar, felsefe öğretmenleri Nurcan Özdağlı ve Petek Tokyürek ile kulüp başkanı Gürkan Kaya, etkinlik için Osmangazi Belediyesi’ne teşekkür etti.

Bursa yeni fikirlerin başkenti oluyor Haber

Bursa yeni fikirlerin başkenti oluyor

Bursa'yı girişimciliğin ve inovasyonun merkezi haline getirmek için çalışan Büyükşehir Belediyesi, şirket temsilcilerini, akademisyenleri, kamu kurumlarının teknik ekipleri ve üniversite öğrencilerini DemoDay 2025'te buluşturdu. Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı'na bağlı Araştırma, Geliştirme ve İnovasyon Şube Müdürlüğü bünyesindeki B-CUBE Akıllı Şehircilik ve İnovasyon Merkezi koordinasyonunda hazırlanan programa Bursa Uludağ Üniversitesi, Bursa Teknik Üniversitesi, Mudanya Üniversitesi, Bursa Uludağ TTO, Ulutek, Bursa TTO, Bursateknopark, BUSİAD ve BİSİAD destek veriyor. "Bir kentin değeri paylaştığı hayallerde saklıdır" Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey adına programa katılan Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mustafa Orkun Gazioğlu, konuşmasına Gürcistan'da şehit olan askerlere ve Hırvatistan'da şehit olan yangın uçağı pilotuna Allah'tan rahmet, ailelerine ve sevenlerine sabır dileyerek başladı. Bursa Demo Day 2025 ile fikirden eyleme, eylemden başarıya uzanan yolculukların, iş birliğinin ve umudun sahnesinde olduklarını belirten Gazioğlu, "Burası sadece bir yarışmanın değil; vizyonların, ekip ruhunun ve geleceğin buluştuğu bir yer. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak hedefimiz kentimizin potansiyelini, vizyonunu ve enerjisini bu dönüşümle bütünleştirmektir. Bir kentin gerçek değeri sadece altyapısında değil, insanının ürettiği fikirlerde, geliştirdiği projelerde ve paylaştığı hayallerde saklıdır" dedi. "Görevimiz Bursa'mızı çekim merkezi haline getirmek" Girişimciliğin risk kadar ödülü, zorluklar kadar fırsatları da içinde barındırdığını dile getiren Gazioğlu, sahne alacak her projenin bir cesaret göstergesi olduğunu ifade etti. Yarışmaya katılanların hayallerini gerçeğe dönüştürmek için yola çıktığını vurgulayan Gazioğlu, "Bu sahnede azminizi, emeğinizi ve inancınızı bizlerle paylaşıyorsunuz. Alt yapı desteğimizle, ofis alanlarımızla, mentorluk programlarımızla, hibe ve kaynaklarımızla daima yanınızda olacağız. Bizim görevimiz sadece bugünü iyileştirmek değil, Bursa'mızı gençlerin ve yenilikçilerin geleceğe yön verdiği bir çekim merkezi haline getirmektir" diye konuştu. "Bursa'mızı fikirlerin başkenti haline getirmesini temenni ediyorum" Salonda Türkiye'yi, hatta dünyayı değiştirecek fikirlerin var olduğuna inandığını söyleyen Gazioğlu, atılan her adımın Bursa'nın, ülkenin ve insanlığın geleceği için bir umut olduğunu vurguladı. Umudu birlikte büyütmekten gurur duyduklarını da belirten Gazioğlu, "Gerçek başarı; denemeye cesaret etmekte, her düşüşten sonra yeniden kalkabilmekte, vazgeçmemekte gizlidir. DemoDay 2025'in kentimizin teknoloji ve inovasyon yolculuğunda yeni kapılar açmasını, Bursamızı fikirlerin başkenti haline getirmesini temenni ediyorum. Bu organizasyona emek veren herkese ve geleceğe umutla bakan girişimcilere teşekkür ediyorum" dedi. Konuşmaların ardından Büyükşehir Belediyesi'nin hizmet alanlarına giren projelerin ilgili birimlerde küçük ölçekli olarak test edilmesine imkân tanıyan kavram kanıtı (PoC) süreci video gösterimiyle anlatıldı. Strateji Geliştirme Daire Başkanı Derya Özgök de kamu, girişimci ve akademi iş birliğiyle yürütülen DemoDay 2025 sürecinin ayrıntılarını paylaştı. Süreç içinde seçilen 20 girişimin PoC (test) süreci ile belediye hizmetlerinin ölçümlendiğini anlatan Özgök, 17 girişimcinin yapacağı sunumun ardından başarılı projelerin belirleneceğini ifade etti. Belediye açısından önemli kazanımlar elde edildiğini hatırlatan Özgök, başarılı olan uygulamaların ilerleyen dönemlerde kalıcı belediye hizmetlerine dönüşmesini hedeflediklerini dile getirdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in vizyonu doğrultusunda Bursa'yı akıllı şehircilikte öncü bir kent haline getirmeyi amaçladıklarını aktaran Özgök, Bursa Demo Day 2025'te emeği geçen herkese teşekkür etti. Bursa'nın akıllı şehircilik vizyonuna katkı sağlayan DemoDay'de girişimciler, akademisyenlerden oluşan jüri önünde projelerini anlattı. Katılımcıların ilgiyle takip ettiği sunumlar, kamu kurumu yöneticilerini, öğrencileri ve iş dünyasının temsilcilerini inovasyon yolculuğuna çıkarttı. Yeni umutların ve iş birliklerinin kapısını aralayan DemoDay'de birinci olan girişime 500 bin TL, ikinciye 300 bin TL, üçüncüye ise 200 bin TL para ödülü verilecek. Ayrıca Platin Capital tarafından iki ayrı projeye 75'er bin TL ödül verilecek. Yine Platin Capital tarafından birinci seçilen girişim, yatırım turuna çıkarılacak. BUSİAD ise ilk 5'e girmeye hak kazanan girişimler için yatırımcı görüşmeleri düzenleyecek.

Gölyazı Antik Tiyatrosu yeniden hayat bulacak Haber

Gölyazı Antik Tiyatrosu yeniden hayat bulacak

Bursa ve Nilüfer'in en önemli turistik bölgelerinden olan Gölyazı Mahallesi'ndeki 2 bin yıllık antik tiyatro kazılarında sona gelindi. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, kazı çalışmalarını yerinde inceleyerek, tiyatronun kültür sanat etkinliklerine ev sahipliği yapacak modern bir mekana dönüştürüleceğini müjdeledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle, Nilüfer Belediyesi'nin destekleri ve Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Ortaçağ Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Derya Şahin başkanlığında 2021 yılından bu yana sürdürülen kazı çalışmalarında son dönemece girildi. Helenistik dönemden kalma ve Roma İmparatoru Hadrianus döneminde yenilenen antik tiyatroda kazılar, bu yıl içinde tamamlanacak. "Türkiye'nin en güzel yerlerinden biri olacak" Kazı alanını inceleyen Başkan Şadi Özdemir, antik tiyatronun zamanında 5 binden fazla kişiyi ağırlayabildiğini belirterek, "Mevcut halini koruyarak restorasyon çalışması yaptığımızda, burada bir açık hava ortamı oluşturabiliriz. Kültürel ve arkeolojik etkinlikler, öğrencilerin gelip çalışmaları gözlemlemesi, atölye kullanımı gibi faaliyetler düzenlenebilir. Umarız kısa süre içerisinde bu süreci tamamlayarak, belki de Türkiye'nin en güzel yerlerinden birinde güzel kültür sanat etkinliklerini hep birlikte yaşayabiliriz" dedi. Gölyazı'nın yaşamın ve kültürün iç içe geçtiği en güzel bölgelerden biri olduğunu vurgulayan Başkan Şadi Özdemir, "Nilüfer'in tarihi tarafı yeterince bilinmiyor. Yeni bir şehir olarak bilinse de milattan öncesine giden çok sayıda yerimiz bulunmakta. Gölyazı ve Misi gibi tarihi ve kültürel miras açısından çok değerli yerlerimiz var" diye konuştu. Bölgeye kapsamlı turizm vizyonu Başkan Şadi Özdemir, Gölyazı'nın turizm potansiyelini artırmak için kapsamlı projeler planladıklarını açıkladı. Gölyazı, Akçalar, Fadıllı ve Ayvaköy'ü bir bütün olarak ele aldıklarını belirten Başkan Şadi Özdemir, turistlerin bölgede daha uzun vakit geçirmelerini sağlamak için seyit tepeleri, bisiklet yolları, otoparklar, göl üzerinden ulaşım ve çeşitli aktiviteler planladıklarını ifade etti. Ayvaköy Mahallesi'ni dijital köy haline getirme projesinden de bahseden Başkan Şadi Özdemir, "Dijital göçebelerin gelebileceği ortamlar oluşturmak istiyoruz. İnsanlar bilgisayarlarını yanlarına alarak dünyayı gezerek çalışıyor. Biz de bu bölgede dijital göçebelerin gelebileceği ortamlar oluşturacağız" dedi. Ayvaköy'deki Ayvaini Mağarası'nın da turizme kazandırılacağını belirten Başkan Şadi Özdemir, "Valimizin desteğiyle, buranın giriş-çıkışlarının Nilüfer Belediyesi'ne devri için gerekli talimatlar verildi. Bürokratik süreç tamamlandığında, herkesin güvenle ziyaret edebileceği bir ortam oluşturacağız" dedi. "Tarım ve turizm birlikte gelişecek" Başkan Şadi Özdemir, tüm bu çalışmaların temel amacının Gölyazı halkının sürdürülebilir bir yaşam standardına kavuşması olduğunu vurgulayarak, "Tarım ve turizmi bir arada düşünmek gerekiyor. Bölgede siyah incir, zeytin gibi çok kaliteli tarım ürünleri bulunmaktadır. Umarız halkımız tarımdan vazgeçmez, tarım yeniden harekete geçer ve tarım dışına düşmüş genç nüfus yine tarıma yönelir" dedi.

Suyu plastikten arındıran proje BUÜ’de hayata geçirildi Haber

Suyu plastikten arındıran proje BUÜ’de hayata geçirildi

Sıfır atık hedefine doğru emin adımlarla ilerleyen BUÜ, plastik kirliliğini önlemenin yanı sıra öğrencilerin hijyenik ve ücretsiz içme suyuna erişimini kolaylaştıracak özel bir projeyi daha hayata geçirdi. Türkiye Çevre Ajansı tarafından desteklenen proje kapsamında kurulan içme suyu alanları, kampüsün farklı noktalarına yerleştirildi. Proje genişletilecek Projenin açılış törenine katılan BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, sürdürülebilir kampüs hedeflerine ilerlerken bir yandan da öğrencilerin ve çalışanların sağlığını destekleyecek faaliyetlerde bulunmaya gayret ettiklerinin altını çizdi. Görükle Kampüsü’nde başlatılan çalışmanın, farklı kampüslerde de yaygınlaşması için görüşmelere devam ettiklerini söyleyen Rektör Yılmaz, projede emeği bulunan herkese teşekkürlerini iletti. Öğrenciler güvenli, sağlıklı ve çevre dostu şartlarda su içecek Kampüsün farklı noktalarına 7 içme suyu alanı oluşturduklarını hatırlatan Sürdürülebilirlik Koordinatörü Doç. Dr. Yasemin Kaya ise öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği yeni içme suyu alanlarında sıcağa, soğuğa ve darbeye karşı dayanıklı malzemeler kullanıldığını açıkladı. Sistemlerde su arıtma ve tasarruf teknolojileri kullanıldığını da aktaran Doç. Dr. Yasemin Kaya, öğrencilerin güvenli, sağlıklı ve çevre dostu şartlarda su içmesini hedeflediklerini vurguladı. Kaya ayrıca, desteklerinden dolayı Türkiye Çevre Ajansı’na, BUÜ Yapı İşleri Daire Başkanlığı’na ve BUÜ İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı’na teşekkürlerini iletti. Projeyle birlikte kampüste tek kullanımlık plastik şişe tüketiminin azaltılması ve sürdürülebilir kampüs vizyonunun güçlendirilmesi hedefleniyor.

22. Ulusal Psikoloji Kongresi Bursa’da düzenlendi Haber

22. Ulusal Psikoloji Kongresi Bursa’da düzenlendi

Kongre; Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Psikoloji Bölümü’nün yanı sıra Türk Psikologlar Derneği Bursa Şubesi, Bursa Teknik Üniversitesi Psikoloji Bölümü ve Mudanya Üniversitesi Psikoloji Bölümü işbirliğiyle düzenlendi. Kongrenin Düzenleme Kurulu Başkanlığını Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Leman Pınar Tosun yürütürken, Psikoloji Bölümü araştırma görevlileri Dr. Funda Turhan, Dr. Deniz Bilger, Fatma Adalet Şahin Kırık ve Çağdaş Kızgut’un yanı sıra çok sayıda gönüllü öğrenci de düzenleme kurulunda yer aldı. Kongrenin açılış oturumuna Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilgen Osman ile Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Gülay Durmaz ve Prof. Dr. Atilla Akpınar da katıldı. Ayrıca Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sezen Özeke’nin öncülüğünü yaptığı "Viva La Musica" grubu, seyircilerle etkileşimli bir müzik etkinliği düzenleyerek açılış oturumuna renk kattı. Açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Leman Pınar Tosun konuşmasında Bursa’daki üç üniversitenin birlikte ev sahipliği yapmasının çok değerli olduğunu; hazırlık süreci boyunca yürütülen ortak çalışmanın üç üniversitedeki psikoloji bölümleri arasında iş birliği ve dostluk oluşturduğunu söyledi. Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilgen Osman ise konuşmasında Kongrenin özellikle genç araştırmacılara yeni fikirler üretme ve mesleki dayanışmayı güçlendirme açısından ilham kaynağı olmasını umduğunu ifade etti. Türk Psikologlar Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Gökhan Malkoç da Ulusal Psikoloji Kongrelerinin, psikoloji biliminin canlılığını ve heyecanını ayakta tutan önemli buluşma noktaları olduğunu vurguladı. Dokuz ay süren bir hazırlık sürecinin ürünü olan kongrede; güçlü bilimsel içeriğin yanı sıra olabildiğince ekonomik ve ulaşılabilir bir kongre olması hedeflendi. Süreç, düzenleme kurulu üyelerinin gönüllü çabalarıyla son aşamaya getirildi. Üç yıllık bir aranın ardından düzenlenen Ulusal Psikoloji Kongresi'nin bilimsel programında 308 sözlü bildiri, 164 poster bildiri, 31 panel ve 16 atölye çalışması yer aldı. Tüm bu çalışmalar 114 kişilik yetkin bir hakem kurulu tarafından titiz şekilde değerlendirilerek programa dâhil edildi. Ayrıca kongrede biri uluslararası olmak üzere üç davetli konuşmacı da kongre katılımcılarına güncel çalışmalarını içeren birer sunum yaptı. Türkiye’nin dört bir yanından bin 500’ün üzerinde katılımcı kongreye kaydolarak izleyici veya sunum yapan kişi olarak kongreye katkı sağladı. 11 yıllık aranın ardından Bursa’ya dönen Ulusal Psikoloji Kongresi’nin, Üniversitemizin ve Psikoloji Bölümünün saygınlığının yanı sıra Bursa şehrinin turizmine ve tanıtımına da önemli bir katkı yapması hedefleniyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.