SON DAKİKA
Hava Durumu

İŞGALDEN KURTULUŞU COŞKUYLA KUTLUYORUZ

Kurtuluş programı çerçevesinde dün akşam Çınarlı Camii'nde Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarıyla ilçemizde ve ülkemizde şehit düşenler için mevlit okutuldu.

Haber Giriş Tarihi: 06.09.2021 14:48
Haber Güncellenme Tarihi: 06.09.2021 14:48
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.yenisehiryorem.com/
İŞGALDEN KURTULUŞU COŞKUYLA KUTLUYORUZ

KUR'AN-I KERİM VE DUALAR OKUNACAK
Her yıl 6 Eylül'de düzenlenen kurtuluş etkinlikleri bugün Yenişehir Kurtuluş Şehitliği'nin ziyaretiyle başlayacak. Programın bugünkü şehitlik ziyareti bölümünde ise Kur'a-ı Kerim ve dua okunup şehitliğe karanfil bırakılacak. Saat 11.30'da mehter takımı, gaziler, davetliler ve vatandaşlar Tarihi Belediye Binası önünde hazır bulunacaklar. Burada saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı okunacak, ardından mehter takımının konseri başlayacak.



"YOĞUN İLGİ BEKLENİYOR"
Programın ilerleyen bölümlerinde belediye balkonuna Türk bayrağı çekilecek. Bir asker tarafından Belediye Başkanı Davut Aydın'a Türk bayrağı takdim edilecek. Saat 11.50'de Müftülük Müezzini Nuri Baktemur sala okuyacak. Kurtuluş salası camilerden de eşzamanlı olarak okunacak. Salaların okunmasından sonra Belediye Başkanı Davut Aydın belediye balkonundan günün anlam ve önemini belirten konuşmasını yapacak. Saat 12.00'da belediye binası önünde Kaymakam, Garnizon Komutanı ve Belediye Başkanı tarafından tebrikler kabul edilecek. Yenişehirlilerin bugünkü törenlere yine yoğun ilgi göstermesi bekleniyor.




  
Milli mücadele döneminde Yenişehir'in işgali ve düşmanın elinden kurtarılışı 
 Yerel Tarih Araştırmacısı Mesut Biçer, milli mücadele döneminde Yenişehir'i yazdı.


 
"Yenişehir toplamda beş kez işgal gelmiş ve bu işgallerde 446 gün esaret yaşamıştır. Yaşanan bu işgallerde birçok köy yakılıp yıkılmış. Malları gasp edilmiş, namusları lekelenmiştir. Özellikle işgallerden cesaret olan çevre gayrimüslim ahali evlerden camilere dek soyulmadık hiç bir yer bırakmamıştır. Yenişehir içerisinde tüm resmi binalar yıkılmış, yakılmış halkın geçimini sağladığı işyerleri yağma edilmiş ibadethaneler ya top atışlarıyla ya da kundaklanarak talan edilmiştir."


 
"Yenişehir işgaller sürecinde eşi benzeri görülmedik zulümler yaşarken milli mücadeleye katkı vererek gerek düzenli orduya asker vermiş gerekse de etrafta kurulan çetelere katılanlar sayesinde işgalciler ile mücadele etmiştir. Subaşı köyünden Aslan Bey'in kurduğu çete bölgede işgalci Yunan birliklerine dönem dönem oldukça ciddi zayiatlar verdirmiştir. Bölgenin coğrafi olarak İstanbul Ankara ulaşımında geçiş noktası olması nedeniyle İstanbul hükümetinden Anadolu'ya Mustafa Kemal himayesine geçen kişilerin uğrak noktası olmuş. Yenişehir Milli mücadele dönemince hem işgaller ile hem de istihbarat olarak hareketliliğini her zaman korumuştur."



Yüzyıllardır Türklerin Anadolu'da ve Avrupa topraklarında mevcudiyetini kabul edemeyen emperyalist güçler 1900'lü yılların başlarında emellerine yaklaşmışlar ve koskocaman bir imparatorluk olan Osmanlının elini kolunu bağlamayı başarmışlardı. 15 Mayıs 1919 günü İzmir'e giren Yunan ordusu ile başlayan Anadolu'nun işgal hayali 8 Temmuz 1920 günü Bursa'nın işgali ve 27 Ekim 1920 günü de Yenişehir'in işgali ile devam etmişti.
     Anadolu halkının uzun süren savaşlar sonucunda bitkin, yorgun, gariban olduğu o günlerde halk kime ve neye inanacağını şaşırmış hayatı ve istikbali ile ilgili derin şüpheler içerisinde bulunmaktaydı.
     1300 yılında Osman Gazi tarafından bizzat kurulan Yenişehir, tam 720 yıl aralıksız olarak Türklere ev sahipliği yapmasının ardından 1920 yılının 27 Ekim günü ilk kez bir işgal görmüş ve yabancı bir millet egemenliğine girmişti.
   Bu işgal asla kabul edilebilir bir işgal değildi. İşgalci Yunan ordusu zorba ve gözü dönmüş bir şekilde zulümkardı. Halkın birçoğu işgal öncesi Anadolu içlerine göç etmişti. İşgalin daha ilk günlerinde Yenişehir'de ulusal savaşın yandaşı oldukları tespit edilen kasaba ileri gelenleri tutuklanarak Bursa'ya götürüldüler. Çevredeki Beypınar, Kirazlıyayla, Yıldırım, Örencik, Kavaklı, Menteşe, Ebeköy, Kızılhisar, Koyunhisar, Köprühisar, Karabahadır köyleri ateşe verildi. Şehir içinde bir çok resmi bina ve dükkanlar önce yağmalandı ardından kundaklandı.



     Köprühisar'ın ateşe verilmesini daha önce yazdığım bir yazıda ele almıştım. Orada Pliziyotis isimli Yunanlı bir askerin savaş boyunca yazdığı günlüğe ulaşmıştık. 28 Ekim 1920 günü günlüğüne "Öğlen Köprühisar’ı fırın gibi tüterken gördüm. Görüldüğü kadarıyla önce iyice yağmalanmış ve sonra yakılmıştı. Akşama kadar iyi geçirdik. Ancak soğuk şiddetleniyordu. Saat 19:30’da nöbeti devraldım. Karanlık değildi. Çünkü Köprühisar elektrik gibi aydınlatıyordu…" diye yazıyordu.
     Yenişehir ve çevresinin işgali ile ilgili olarak 5 Kasım'da Bilecik'ten Batı Cephesi Komutanlığına gönderilen bir rapor Yenişehir'de işgalin boyutlarını göz önüne sermesi bakımından ilginçtir. Bu raporda;
 
"Batı Cephesi Komutanlığına
1- Yenişehir'de sivil ve askeri dairelerle bunlarla bitişik veya dolay çarşı ve dükkânlar Yunanlılar tarafından soyulduktan sonra tümüyle yakıldığı ve zorlanmadan kasabada bir ev bırakılmadığı ve getirdikleri otomobiller ve Yenişehir ve etrafından topladıkları üç yüz öküz arabasıyla el konulmuş malları götürdükleri ve bu arada beş yüze yakın eşraf ve ahali gençlerinin de beraberlerinde götürüldüğü.
2- Yunan kuvvetleriyle Derbent, Siloz (Sölöz), Susığırlık (Gürsu), Timurtaş, Tepecik ve sair Bursa'nın Hıristiyan köylerinin kadınlarının gelerek eşya topladıklarını ve köylerde ve kasabada Yunanlılar tarafından tüm İslâm mâbetlerinin halı ve kilimleri alındıktan sonra pislendiği ve Köprühisar'la Yenişehir arasındaki ovadaki on dokuz köyün eşya ve hayvanatı ve hatta tavukları gasp edildikten sonra tamamının yakıldığı ve topluca on yedi köy soyulduktan sonra evlerin sanki bir özel lütuf olmak üzere sahiplerine bağışlandığı.
3- Birçok dul kadınların ve bakire kızların irz ve namuslarına tecavüz edildiği ve Yenişehir'i yakmak için her tarafa gaz serperek ateşlendiği sırada bomba seslerinin işitildiği ve bu olayın Yunan askerleriyle o sırada kuşatılmış bulunduğu.
4- Özetle bu eşkıya ordusunun yapabileceği rezillik ve alçaklıkların, akla gelmedik fecaatin kurbanı olan halk, yardıma muhtaç bir durumda olmakla beraber çoğunluğunun da tutulduğu helecan ve heyecan nedeniyle etraf köylere dağılmakta olduğu ve Yenişehir çevresinin hâlen bir ören yerine dönmüş bulunduğu ve telgraf tellerinin kırılmış ve direklerinin de testerelerle kesilmiş olduğu, ilçelerde askeri örgüt memurunun tanıklığına Tugay'a gönderdiği rapordan anlaşılmıştır. Söz konusu durumun saptanması ve maddi zararın belirlenmesi için beş kişiden oluşan karma bir komisyon Tugay'ca da o bölgeye gönderilmiştir.
 
Mutasarruf Ethem
Yunan birliklerinin Bursa'da ve bunun yanı sıra Mudanya ve Gemlik'te kavuşlanmış olması, karargahlarının buralarda kurulu olması Yenişehir işgalinde bir dezavantaj teşkil etmekte idi. Emelleri Anadolu içleri olan, hedefleri Ankara Hükümeti olan Yunan ordusu her ileri harekatında karargahlarına yakın coğrafi noktada bulunan Yenişehir'i işgal etmiş ve her Anadolu içerisinden geri püskürtülmesinde Yenişehir'i terk etmek zorunda kalmıştır. Bu da Yenişehir'in beş kez el değiştirmesine ve her el değiştirmesinde ise farklı bir zulme uğramasına sebep olmuştur. Yenişehir'de yaşanan zulümler defa kez Büyük Millet Meclisinde de tartışma konusu olduğu görülmektedir. Zira Yenişehir Bursa ilinin en fazla yıkıma ve şiddete uğrayan ilçeleri arasındadır.

Nitekim 1921 yılının Ocak ayı başında kendilerine göre yeterli hazırlıkları yaptıklarına inandıktan sonra 6 Ocak 1921 günü harekete geçen Yunan ordusu ikinci kez Yenişehir'i işgal ederek Anadolu içlerini bir kez daha zorlamak istediler. 1. Inönü Savaşı olarak tarih sayfalarına giren mücadelenin ardından 14 Ocak günü Gökbayrak Cemal Bey'in emrindeki Taburun Köprühisar üzerine ileri harekatı ile Yunan ordusu hızla Yenişehir'i terk etmiştir.

1.Inönü Savaşında yenik düşen geri çekilmek zorunda kalan Yunan Ordusu Mart ayı içerisinde toparlanmış gerekli destekleri almış ve 23 Mart 1921 günü tekrardan bir ileri harekata kalkışmıştı. Üç koldan gerçekleşen saldırı planında orta kol Yenişehir Ovasından ilerleyerek üçüncü kez Yenişehir'i işgal etti. Yenişehir'i savunmakla görevli 5. Türk Süvari Alayı düşmanı oyalayarak geri çekilmesi ve geri mevzilerde Türk güçlerini toplayarak Yunan'a güçlü bir saldırı planı yapılması Yenişehir'in 4 Nisan 1921 tarihine kadar tekrardan Yunan Ordusu kontrolüne geçmesine sebep oldu.

Yenişehir'e ilk üç işgal girişiminde başarılı olamayan Yunan ordusu Temmuz ayı başlarına kadar toparlanma sürecine girdi. Temmuz ayı başlarında güçlü bir ordu oluşturulduğuna inanan Yunan yetkililer tekrardan bir saldırı planı yaptılar. Düşmanın her seferinde uyguladığı işkence ve vahşetten bıkmış usanmış olan halk bu saldırı öncesi Yenişehir'i terk ederek daha içlere genelde Eskişehir ve Adapazarı yönlerine göç etmeye başlamıştı. Türk birlikleri de taktik gereği geri çekilmiş iç cephelerde gerekli hazırlıkları yapmaya başlamışlardı. Böyle bir durum içerisinde Yunan ordusunun Kuzey Tümeni hiç bir direniş ile karşılaşmadan Yenişehir'i dördüncü kez işgal ettiler. Savaş iç cephelerde devam etti. 16 Temmuz günü Türk birliklerinin ileri harekatı ile Yenişehir dördüncü işgalinden de kurtarılarak tekrardan Türk birliklerinin eline geçti.

Ne var ki Yunan ileri harekatı devam etmekteydi. 24 Temmuz'daki Yunan ileri harekatı ile Yenişehir beşinci kez Yunan idaresine girdi. Bu kez işgal uzun sürecekti Büyük Taarruza kadar geçen süre içerisinde 6 Eylül 1922 gününe dek Yunan birlikleri Yenişehir'i işgalleri altında tuttular.

6 Eylül 1922 günü; Türk birlikleri 18. Tümen Müfrezesi 24. Alay Komutanı buyruğunda Köprühisar'dan Yenişehir doğrultusunda ileri harekete geçti. Yol boyunca Yunan birliklerine rastlanmaksızın saat 14:30'da kasabaya girdi. Böylece Yenişehir için o karanlık işgal günleri sona ermiş oldu.

Yunan ileri harekatlarının hemen her birinde işgalin acısını yaşayan Yenişehir toplamda beş kez işgal gelmiş ve bu işgallerde 446 gün esaret yaşamıştır. Yaşanan bu işgallerde birçok köy yakılıp yıkılmış. Malları gasp edilmiş, namusları lekelenmiştir. Özellikle işgallerden cesaret olan çevre gayrimüslim ahali evlerden camilere dek soyulmadık hiç bir yer bırakmamıştır. Yenişehir içerisinde tüm resmi binalar yıkılmış, yakılmış halkın geçimini sağladığı işyerleri yağma edilmiş ibadethaneler ya top atışlarıyla ya da kundaklanarak talan edilmiştir.

Yenişehir işgaller sürecinde eşi benzeri görülmedik zulümler yaşarken milli mücadeleye katkı vererek gerek düzenli orduya asker vermiş gerekse de etrafta kurulan çetelere katılanlar sayesinde işgalciler ile mücadele etmiştir. Subaşı köyünden Aslan Bey'in kurduğu çete bölgede işgalci Yunan birliklerine dönem dönem oldukça ciddi zayiatlar verdirmiştir. Bölgenin coğrafi olarak İstanbul Ankara ulaşımında geçiş noktası olması nedeniyle İstanbul hükümetinden Anadolu'ya Mustafa Kemal himayesine geçen kişilerin uğrak noktası olmuş. Yenişehir Milli mücadele dönemince hem işgaller ile hem de istihbarat olarak hareketliliğini her zaman korumuştur.
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.